Üniversite ikinci sınıftayken bir gece, Şükran Günü tatilinden yeni dönmüştüm, birkaç arkadaşım ve ben takılırken, park edilmiş bir banliyö treninin üstüne çıkmaya karar verdik. | TED | في ليلة ما , السنة الثانية في الكلية عائداً من عطلة عيد الشكر بعض أصدقائي وأنا كنا نتسكع بالجوار وقررنا أن نصعد على سقف قطار متوقف |
Üniversite ikinci sınıftayken, motosiklet kazası geçirdi ve çenesini kırdı. | Open Subtitles | لقد كسر فكه في السنة الثانية لدراسته بعد حادثة دراجة نارية |
- Evet. İkinci sınıftayken herkesin önünde bana ilanı aşk etti. | Open Subtitles | أجل, في السنة الثانية سألني أن أصبح خليلته أمام الجميع |
İkinci sınıftayken Bobby Finkel doğumgünü partisine ben hariç herkesi çağırmıştı. | TED | عندما كنت في الصف الثاني الإبتدائي أقام بوبي فينكل حفلة عيد ميلاد ودعا إليها كل تلاميذ الفصل ماعداي. |
Rahibe Mary Kevin, okulda, ben ikinci sınıftayken bunu anlatıp duruyordu. | TED | الاخت ماري كيفن قد المحت بمواربة عن ذلك في الصف الثاني في المدرسة. |
Dünyanın dört bir yanından girişimci gruplarının önünde konuşma yapıyordum. İkinci sınıftayken, şehir çapında bir konuşma yarışmasını kazandım | TED | في حدث كنت أتكلم فيه أمام مجموعات من رجال الأعمال من جميع أنحاء العالم عندما كنت في الصف الثاني ، ربحت مسابقة خطابة |
O ikinci sınıftayken Quantico'ya kabul edilen tarihimizdeki ilk memurdur. | Open Subtitles | انها أول طالبة كوانتكو فى التاريخ سجلت فى المكتب الفيدرالى وهى فى السنه الثانيه |
İkinci sınıftayken dondurma çubuklarından yaptığım bu evi üst katta buldum. | Open Subtitles | وجدت هذا البيت بالدور العلويّ قد صنعته أنا بالصف الثاني |
İkinci sınıftayken takım kaptanlığı yapmış. Tıpkı senin gibi. | Open Subtitles | لقد أصبح قائداً للفريق في السنة الثانية. |
Diane, ben ikinci sınıftayken... buna benzer bir dosya vardı. | Open Subtitles | ديان، السنة الثانية لي... قلنا شيئا من هذا القبيل لهذا... |
İkinci sınıftayken onu öyle görmüyordum. | Open Subtitles | لم أكن أفكر بها هكذا في السنة الثانية. |
Megan Brooks ikinci sınıftayken gitti. | Open Subtitles | حسناً, (ميغان بروكس) ذهبت عندما كانت في السنة الثانية |
Oberlin*'deki siyasi dürüstlüğün zorbalığı hakkında roman yazıyorum, tabi ki ikinci sınıftayken asistana, | Open Subtitles | أنا أكتب رواية عن استبداد الصواب السياسي في (أوبرلين) لذا بالطبع سأتحدث عن حادثة السنة الثانية |
Çok haklıydın aslında tabi daha ikinci sınıftayken 70 kilo olduğum gerçeğini saymazsak. | Open Subtitles | تماماً مُتجاهلة حقيقة أن وزني كان 140 باونداً في الصف الثاني |
Hatırlıyormusun ikinci sınıftayken bir partide uyuyakalmıştın ve yatğı ıslatmıştın ve o kadar utanmıştın ki bunu kimseye söylemeyeceğime dair söz verdirtmiştin. | Open Subtitles | في الصف الثاني عندما نمتِ عندي وبللتِ الفراش وكنتِ محرجة جداً وجعلتيني أعدك ألا أخبر أي شخص |
Hani ikinci sınıftayken bizde kaldığında altını ıslatıp çok utanmıştın ya. | Open Subtitles | أتذكري في الصف الثاني عندما نمنا وأنت بللت الفراش, وكنت محرجة جداً؟ |
İkinci sınıftayken o şeyleri hep yaparsın, nerede olacağının resmini çizmek gibi.. | Open Subtitles | أتذكر ذلك الشيء الذي كنت تقوم به حين كنت في الصف الثاني ترسم لوحة... |
Hatırlıyorum da ikinci sınıftayken işe arabayla giderdi. | Open Subtitles | أتذكر ما كان يرتديه في الصف الثاني |
Tamerlanla Suffolk Üniversitesinde ikinci sınıftayken | Open Subtitles | لقد التقيت بـ(تاميرلان) في الحانة في السنه الثانيه للجامعة. |
Ben ikinci sınıftayken, Şöyleydim "Ben çok iyiyim." | Open Subtitles | وأنا بالصف الثاني كنت مهذّبة للغاية. |