| Çok şaşırtıcı bir şekilde, yarısından çoğu gerçekten tasarımla ilgiliydi. | TED | وبشكل مفاجئ جداً، وجدت في الحقيقة بأن أكثر من نصفهم كان له علاقة بالتصميم |
| Porgy ve Bess'i seslendirmek için Moskova'ya giden bir Amerikan operasıyla ilgiliydi. | Open Subtitles | كان عن مغنيان أوبرا , ذهبوا الى موسكو لتأدية بورجى و باس |
| Bana bahsetmediğin yeni sevgilin mi, yoksa işle mi ilgiliydi? | Open Subtitles | حبيب جديد لم تخبرينى بشأنه أو ربما تتعلق بالعمل ؟ |
| Bu dava, yasal sistemimizin gücü sayesinde var olan ve gelişen bir topluma gösterdiğiniz saygısızlığın kanunsuzluğu ile ilgiliydi. | Open Subtitles | هذه المحاكمة كانت عن عدم إحترام القانون عن إستخفافك بوجود هذا المجتمع وإزدهاره القائم على الأسس المتينة لهذا القانون |
| Düşen işlem maliyetleri, değer zincirlerinin kırılması ve bu sebeple aracıların kaybolmasının veya yapıbozum dediğimiz şeyin mümkün hâle gelmesiyle ilgiliydi. | TED | كانت حول انخفاض تكاليف المعاملات كسر سلاسل القيمة وبالتالي السماح باللاوساطة، أو ما نسميه التفكيكية. |
| Güç ve manipülasyon ihtiyacıyla ilgiliydi. | Open Subtitles | كان بشأن السيطرة والتلاعب ادعى تشارلز مانسون |
| Çok sayıda can kaybına sebep olan olaylar ilgiliydi. | Open Subtitles | الأحداث التي تسبب، خسارات هائلة في الأرواح، كانت ذات صلة |
| Bu yapımla ilgiliydi. | Open Subtitles | إنّما بالاِنتاجيّة الماديّة. |
| Bu beni ortadan kaldırmakla ilgiliydi ve işe de yaramadı. | Open Subtitles | ، إنه بشأن القضاء علي . ولكن الأمر لم ينجح |
| Bir noktada kendime sordum eğer seninle onun arasındaki ilişki bununla mı ilgiliydi acaba? | Open Subtitles | تساءلت اذا كان حبه لك له علاقة بالموضوع. |
| Yeni şeyler denemek, kontrolü elden bırakmak, ve kendini tecrübenin içinde kaybetmekle ilgiliydi. | Open Subtitles | الأمر كله له علاقة بتجربة أشياء جديدة , التخلي عن السيطرة وفقدان نفسك في التجربة |
| Ne ameliyatla ne de Dread Doctors'la ilgiliydi. | Open Subtitles | لم يكن هناك شئ بخصوص العملية ولا شئ له علاقة بأطباء الرعب. |
| Evinden ilk kez ayrılmakla benliğini aramakla ve bir fark yaratmakla ilgiliydi. | Open Subtitles | كان عن مُغادرة الوطن للمرّة الأولى، حول البحث عن هويّتك وإحداث فرق. |
| Son kitabım zor durumlarla ya da normal dışı doğumlarla mücadele eden ailelerle ilgiliydi. | TED | كتابي اﻷخير كان عن كيفية تمكن العائلات من تدبير أمورها مع وجود العديد من أشكال التحديات أو اليفع غيرالعاديين |
| Size kötü göründüğünü biliyorum ama tamamen işle ilgiliydi. | Open Subtitles | يظهر أنه سيئ لكنها كانت أعمال تتعلق بالمأوى |
| Noel eskiden aileyle ilgiliydi, ama artık iyi dostlarla ilgili. | Open Subtitles | أعياد الميلاد كانت تتعلق بالعائلة، والآن أصبحت تتعلق بالأصدقاء. |
| Ve insanlara bağlantı hakkında sorarsanız, anlattıkları bağlantısız olmakla ilgiliydi. | TED | وعندما تسأل الناس عن التواصل، القصص التى أخبرونى إياها كانت عن عدم التواصل. |
| Kişiliğimin ve benliğimin tamamiyle farklı iki algısıyla yaşamakla ilgiliydi. Kendi ülkemde kötü adam, dışarıda kahraman. | TED | بل كانت عن طريقة حياة منظورين مختلفين عن شخصيتي، عن نفسي، الشخص الحقير هناك في موطني، والبطل في خارجها. |
| Doktora tezin evrenin başlangıcıyla ilgiliydi değil mi? | Open Subtitles | أطروحنك لدرجة الدكتوراه كانت حول أصل الكون ، صحيح ؟ |
| Bunun babamla da bir ilgisi yoktu. Kardeşimle ilgiliydi. | Open Subtitles | هذا لم يكن بشأن أبي هذا كان بشأن أختي |
| Çok sayıda can kaybına sebep olabilecek olaylar ilgiliydi. | Open Subtitles | الأحداث التي تسبب، خسارات هائلة في الأرواح، كانت ذات صلة |
| Bu yapımla ilgiliydi. | Open Subtitles | إنّما بالاِنتاجيّة الماديّة. |
| Geçtiğimiz akşam programında çaldığı bir albümle ilgiliydi. | Open Subtitles | إنه بشأن مُوسيقى عُرضت على المحطة في تلك الليلة. |
| Çoğu, insan psikolojisi, empati ve diğerlerine nasıl bağlıyız ile ilgiliydi. | TED | بل كان يتعلق بعلم النفس البشري والتعاطف وكيفية التواصل مع الآخرين. |
| Hayır, çünkü bulduğu her şey Bob'la ilgiliydi, benimle değil. | Open Subtitles | كلا لم يفعل ، لأن ما وجده كان بخصوص بوب ، وليس انا |
| Hepsi seninle ilgiliydi. Lanet olası işinde çok iyisin. | Open Subtitles | الأمر كله كان بشأنك أنت أنت كنت ماهراً جداً بعملك |
| Bir kuaförle ilgiliydi. | Open Subtitles | قال شيء عن تصفيف الشعر او شيء من هذا القبيل |
| Sağlık çalışanları sendikası ile ilgili değildi, sandalyeyle ilgiliydi. | Open Subtitles | وهو ما كَانَ أبداً حول إتحادِ تصريف المجاري. هو كَانَ حول الكرسي. |