| İlişkimde bir gelişme yok ben de görünüşüm üzerinde çalışıyorum.Dominic'le ne oldu? | Open Subtitles | علاقتي متوقفة تماما، وذلك بدلا ، وأنا المتطورة شكلي. كيف أنها لم تذهب مع دومينيك؟ |
| Biliyor musun seninle olan ilişkimde biraz daha güvensiz olsaydım bana güvenmediğini düşünebilirdim. | Open Subtitles | أتعلم ؟ اذا كنت غير واثق بقوة علاقتي بك قليلا لضننت بأنك لا تثق بي |
| Benim ilişkimde milyonlarca parçaya ayrıldı ve nasıl birleştirip eski haline döndürürüm bilmiyorum. | Open Subtitles | تجزأت علاقتي إلى مليون قطعة، ولا أعرف كيف أعيد تركيبها |
| Benim ilişkimde milyonlarca parçaya ayrıldı ve nasıl birleştirip eski haline döndürürüm bilmiyorum. | Open Subtitles | تجزأت علاقتي إلى مليون قطعة ولا أعرف كيف أعيد تركيبها |
| Son iki ilişkimde de birlikte olduğum adamlar öldüler. | Open Subtitles | في أخر علاقتين لي إنتها المطاف بالرجلين موتى |
| İlişkimde güvenceye gerek duymam çünkü aşk konusunda harikayımdır. | Open Subtitles | لا أحتاج إلى تأمين في علاقتي لأني ممتازة في الحب |
| Kendimi rahatsız, utangaç kendi aramızda anlaştığımız yöntemden dolayı, ...seninle olan ilişkimde bir anlamda köşeye sıkıştırılmış gibi hissediyordum. | Open Subtitles | شعرت بالتقييد, والكبت, ونوعاً من مَسلُوب من ناحية علاقتي بك |
| Ben de ilişkimde böyle hafifmeşrep şakalaşmalar istiyorum. | Open Subtitles | أريد هذا النوع من المداعبات اللعوبة في علاقتي |
| Kendi ilişkimde süper olduğum ortada. | Open Subtitles | انا في الحقيقة اطبق ذلك في علاقتي الخاصة |
| İlişkimde biraz süt olsun isterim. | Open Subtitles | احتاج علاقتي بالقليل من الحليب |
| MacArthur'la olan ilişkimde alay edilecek bir şey mi var sence? | Open Subtitles | "انت تجدين علاقتي بــ"ماك أرثر شئيا للسخرية |
| Hatta ilk uzun süreli ilişkimde pis olan bendim. | Open Subtitles | في الحقيقة في علاقتي الطويلة الأولى |
| İlişkimde bazı sorunlar yaşıyorum. | Open Subtitles | أواجه بعض الصعوبات في علاقتي العاطفيّة |
| İlişkimde boğulmayı istemezken, | Open Subtitles | في حين لم أكن أحب الإختناق في علاقتي |
| Çünkü ilişkimde dönüm noktasındayım. | Open Subtitles | لأنني في مفترق طريق في علاقتي الخاصة. |
| Naomi ile ilişkimde herhangi bir fark olabilir miydi? | Open Subtitles | هل يمكن أن تكون علاقتي مع نعومي مختلفة؟ |
| Her şeyi sorgulamaya başladım. Buna Felicity ile olan ilişkimde dâhil. | Open Subtitles | بدأت بالتساؤل في كل شيء, صمن ذلك علاقتي مع (فيليسيتي). |
| İlişkimde ciddi sorunlar yaşadım. | Open Subtitles | كانت لدي مشكلة في علاقتي |
| Penny lütfen ama şu an, ilişkimde büyük bir ikilem içerisindeyim. | Open Subtitles | "بيني"، رجاء، لديّ معضلة تخص علاقتي |
| Son bir kaç ilişkimde ciddi şekilde çuvalladım. | Open Subtitles | لقد فشلت اَخر علاقتين لي |