| Tüm kızların vücutlarına benim ismimi dövme yaptırmasına... çok az zaman kaldı. | Open Subtitles | انا على وشك ان احصل على جميع الفتيات ويوشمون اسمي على اجسادهن |
| Bana ismimi öğrenme zahmetine girmediğiniz için bir özür borçlusunuz, Sayın Başkan. | Open Subtitles | انت تدين لي باعتذار لانك لم تتجشم العناء لتعلم اسمي سيدي الرئيس |
| Bütün belgelerden ismimi sileceğiz ve kimsenin fark etmemesini umacağız. | Open Subtitles | سنزيل اسمي من جميع الأوراق وسنأمل ان لا يلاحظ احد |
| - Birbirimizi altı yıldır tanıyoruz ama ismimi üç yıldır biliyorsun. | Open Subtitles | نحنُ نعرف بعضنا منذ ست سنوات ولم تعرفي أسمي لثلاث منها |
| Hayatım boyunca ismim bir tabelaya yazıldı ona da ismimi yanlış yazmışlar. | Open Subtitles | أتعلم؟ حصلت على لافتة وحيدة طوال حياتي وقاموا بتهجئة إسمي بطريقة خاطئة |
| Son birkaç günde kaybettiğim onca şeyden sonra, ismimi de kaybetmeyi göze alamam. | Open Subtitles | مع كل ما خسرته في الأيام الأخيرة، لا يمكنني تحمل خسارة اسمي أيضاً |
| Annem bir de ismimi yazarken iki E ile yazmamı söyledi. | TED | أمي كذلك قالت لي بأن أضع حرف E مزدوج في اسمي. |
| Ortada herhangi bir ses yoktu ama babam ismimi o kadar güçlü söylemişti ki. | TED | لم يكن صوته مسموعا، لكن أبي نادى اسمي بقوة. |
| Beni medya ve yayınlarımdan tanıyordu ve fikrini söylemesi istendiğinde benim ismimi belirtti. | TED | كانت مطلعة على مشاركاتي الإعلامية ومنشوراتي، وعندما سئلت عن رأيها، رشحت اسمي. |
| 2011'de ismimi değiştirdim, böylece Macaristan'daki Aşırı Sağcı gençlik kampına katılabilecektim. | TED | في عام 2011، غيرت اسمي لأتمكن من المشاركة في معسكر شبابي لليمين المتطرف في المجر. |
| Hepsinin iki ortak özelliği var. Birincisi, ismimi hiçbir zaman doğru söyleyemiyorlar. İkincisi, hepsi kadın. | TED | كلهن تشتركن في شيئين: أولًا: استحالة نطق اسمي صحيحًا، ثانيًا: كونهن نساء. |
| Tekrar sınıf birincisi olursan, ismimi değiştireceğim. | Open Subtitles | لو تمكنت أن تصبح الأول على الفصل مرة أخرى فسوف أُغير اسمي |
| Ve dün, sandal gezisinden döndüğümde birinin bahçeme girip ismimi ezmiş olduğunu gördüm. | Open Subtitles | وبالأمس، عندما عدت من رحلة القارب... دخل أحدهم إلى الحديقة وداس على اسمي |
| Hayır, ya benim bekarlık ismimi ya da senin ismini alacak. | Open Subtitles | لا، إنه سيأخذ اسمي قبل الزّواجَ أَو اسمَكَ |
| İsmim tarih kitaplarındaki yerini alacak. İsmimi düzgün telaffuz edecekler. | Open Subtitles | .. سَوفَ يُدَّونُ اسمي في كُتُبِ التأريخ .. وَ يُسْتَحْسَنُ أن يَكتُبوهُ صَحِيحاً |
| Kendi ismimi duymaktan ilk defa nefret etmiştim. | Open Subtitles | لقد كانت المرة الأولى التي كرهت بها الصوت لسماع أسمي |
| Bunu nasıl yaptın, Krusty? Ben kalitesiz ürünlere asla ismimi vermezdim. | Open Subtitles | أنا بنفسي لم يسبق أن جعلت أناس سيئون تأخذ أسمي |
| Eğer yarın sabah burada olmazsan, ismimi ofisinin kapısına asacağım. | Open Subtitles | إن لم تصل صباح الغد سأضع إسمي على باب المكتب |
| O halde ismimi imzala. Doktora değil, kaleme ihtiyacın var. | Open Subtitles | وقع باسمي إذاً لم تعد تحتاج طبيباً، بل قلم فقط |
| Kenarları siyah. Arkasına ismimi yazmışlar. | Open Subtitles | أنه أسود بذراعين و عليه اسمى على لوحة معدنية فى الخلف |
| Lütfen, ondan haber aldığında sadece ismimi bağır. | Open Subtitles | لذالك أرجوك ، عندما تسمع عنها فقط نادي بإسمي |
| Her zaman ismimi hatırlamıyor... ama onunla çalışmaktan çok keyif alıyorum. | Open Subtitles | إنه لا يذكر دوما إسمى لكننى كنت دوما أستمتع بالعمل معه |
| 20, belki de 30 yıldır kendi ismimi yanlış biliyormuşum. | Open Subtitles | لمدّة 20، ربما 30 سنة كنت أدعوا نفسي بالإسم الخاطيء الإسم الخاطيء |
| Belkide ismimi değiştirmekle başlamalıyım. | Open Subtitles | مثل لَرُبَّمَا أنا يَجِبُ أَنْ أُغيّرَ اسمَي أَو شيئَي. آبي المترهلة ميتة. |
| Bir daha başka bir raporda benim ismimi belirtme. | Open Subtitles | لا توقع بأسمي على التقرير الآخر |
| İnanın ismimi bırakmak istemedim. | Open Subtitles | صدقنى، أنا لَمْ أُردْ تَرْك اسمِي |
| Eğer ismimi temize çıkaramazsam büyük ihtimal kuruldan atılacağım. | Open Subtitles | والمجلس سيطردني إذا لم استطع تبرئة اسمي اسرائيل. |
| Şimdi, birçok diğer cerrahın yaptığı gibi, neden icadımın başına kendi ismimi koymadığımı merak edebilirsiniz. | Open Subtitles | الآن ربما تتسائلون لماذا لم أسمي اختراعي تبعاً لاسمي كما يفعل بقية الجراحون |
| Belki ismimi duymuşsunuzdur. | Open Subtitles | من المحتمل أن تكون سمعت بأسمى أعظم عقل إجرامى على كوكب الأرض |
| Tabiki, bölge başsavcısı soruşturmacıları hala peşimdeler, ama davamı kapatıp, ismimi temize çıkarıp, bana hüviyetimi geri verebilirsin. | Open Subtitles | بالطبع، دي أي المحقّقون ما زالَ بعدي، لَكنَّك يُمْكِنُ أَنْ تَغْلقَ تلك الحالةِ، برّئْي، يَستعيدُ هويتي. |