| İstediğinin bu olduğunu biliyorum. Benim istediğim de kesinlikle bu. | Open Subtitles | أعلم أن هذا ما تريده ومن المؤكد أنه ما أريد |
| Benim istediğim de bu. | Open Subtitles | أجل ، و هذا ما أريد شريك بالسكن أبقي معه |
| İstediğim de bu. Ayrıca silahlar da istiyorum. | Open Subtitles | هذا ما أود أن أراه، و ما زلنا أيضاً بإنتظار الأسلحة |
| Sizinle paylaşmak istediğim de bu. | TED | وهذا ما أود أن أشاركه معكم. |
| Sana demek istediğim de bu, fakat sözcükler çok manasız. | Open Subtitles | هذا ما أردت أن أقوله لكِ، ولكنه يبدو سخيفاً. |
| Şimdi, senin çalışın sade ve gerçek, benim istediğim de bu. | Open Subtitles | الآن أدائكِ بسيط وحقيقي وذلك ما أحب |
| Gerçekten istediğim de bu, söylediğin her şey. | Open Subtitles | هذا ما اريده اذا جميع ما قلتيه للتو |
| Ama sana söylemek istediğim de, zaten ödünç olarak almıştm. | Open Subtitles | ولكن ما أريد أخباركِ به هو أنني استعرته بالفعل |
| Konuşmak istediğim de buydu. Bir hamle var. O kadar çok kişi deniyor ki ona isim verdik. | Open Subtitles | هذا ما أريد التحدث عنه إنه يقوم بخطوة كالعادة |
| diye soruyor olursunuz. Bugün gerçekten tam olarak odaklanmak istediğim de bu. | TED | وذلك ما أريد فعلا التركيز عليه اليوم. |
| Benim yapmak istediğim de bu, biyolojik ölçüm gibi şeyleri kullanarak duyularımıza yol göstermek. BioSentient Şirketi adıyla | TED | هذا ما أريد فعله، محاولة استخدام الادوات الحيوية، وهذه الأشياء لمساعدة حواسنا في انجاز ما نفعله وهذه هي المهمة التي واصلت عملها |
| Bilmek istediğim de bu. | Open Subtitles | بواسطة من؟ هذا هو ما أريد معرفتة |
| Benim öğrenmek istediğim de bu. | Open Subtitles | هذا ما أود معرفته بالضبط |
| Seninle konuşmak istediğim de buydu. | Open Subtitles | هذا ما أود التحدث إِليك بشأنه |
| Duymak istediğim de bu. | Open Subtitles | هذا ما أود سماعه. |
| Sizinle konuşmak istediğim de buydu, Bay Başkan. | Open Subtitles | هذا ما أردت التحدث معك بشأنه سيدي الرئيس |
| Yıllardır duymak istediğim de buydu. | Open Subtitles | هذا ما أردت سماعه طول هذة السنين |
| Benim yapmak istediğim de işte buydu. "Girebilmek." | Open Subtitles | و هذا هو بالضبط ما أردت أن أفعلة |
| Şimdi, senin çalışın sade ve gerçek, benim istediğim de bu. | Open Subtitles | الآن، عزفك بسيط وحقيقي وذلك ما أحب |
| - Evet. İstediğim de bu. - Tamam, rahatla! | Open Subtitles | أجل , هذا ما اريده حسنا , استرخي |
| Yapmak istediğim de söylenemez. | Open Subtitles | و لاأريد هذا أيضا |
| Sağ ol baba, benim istediğim de tam olarak buydu. | Open Subtitles | شكرا يا أبى هذا بالظبط ما كنت أريد أن أسمعه |
| Şarkı söylerken sizden görmek istediğim de bu. | Open Subtitles | هذا ما اريد ان اراه عندما تغنى |