| Çünkü bilmek isteyenler, bir silah taşımaz ceplerinde ve kalplerinde nefret olmaz. | Open Subtitles | لأن الذين يريدون الحقيقة لا يحملون المسدسات فى جيوبهم والكراهية فى قلوبهم |
| Belki de yumurtayı isteyenler ile Barbie'yi tutuklayan adamlar aynıdır. | Open Subtitles | هم من يريدون البيضة. و كيف يعلمون بشأن ذلك ؟ |
| Rozeti takmak isteyenler olarak da işimizi yapmamıza izin vermelisin. | Open Subtitles | ودع أولئك الذين يريدون وضع هذه الشارة أن يفعلوا وظائفهم |
| Çilekler olgunlaştı ve içeride oturmak isteyenler de öyle yapabilir. | Open Subtitles | الفراوله قد نضجت وقد يتاح للذين يرغبون في الجلوس هناك |
| İngilizlerin anlamasını isteyenler üstünüzdeki Manchester ve Leeds malı elbiseleri getirin. | Open Subtitles | كل من يريد أن يجعل الانجليز يرون أحضروا لي القماش من مانشستر و الملابس التي تلبسونها اليوم |
| İsteyenler çıkıp, onun hakkında birkaç şey derler diye düşündüm. | Open Subtitles | وربما بعض الناس يودون قول بعض الأشياء لذكراها إذا أرادوا |
| Yüksek eğitim için nitelikli öğrenciler, parası yetenler, okumak isteyenler, gidemiyor çünkü edepli değil, bir kadın için uygun yer değil. | TED | الطلاب المؤهلين للتعليم العالي بمقدورهم الدفع و يريدون التعلم و لا يستطيعون ذلك لأنه ليس لائقاً ليس مكاناً للمرأة. |
| Sizi görmek isteyenler var. Tanıdıklarını söylüyorlar. | Open Subtitles | هناك بعض الناس يريدون رؤيتك يقولون أنهم يعرفوك |
| Şimdi, devrim için savaşmak isteyenler bir adım öne çıksın! | Open Subtitles | كلّ الرجال الذين يريدون الكفاح من اجل الثورة ليرجعوا الى الوراء |
| Sağ kalmak isteyenler dikkatli olur. | Open Subtitles | الناس الذين يريدون البقاء أحياء يلعبونها بسلام |
| Devrimi isteyenler sadece komünistlerdir. Bir de oğlanlar. | Open Subtitles | الأشخاص الوحيدون الذين يريدون الثورة هم الشيوعيون |
| Her şeyde gözü olanlar... kızları, şampanyayı, lüksü isteyenler... kalıcı olamaz. | Open Subtitles | .. و الرجال الذين يريدون كل شيء .. كل شيء لا يبقون للنهاية |
| Burada seni görmek isteyenler var. FBI. | Open Subtitles | هناك أناس يريدون رؤيتك مكتب التحقيقات الفدرالي |
| Hükümetimde batı eğlencesinin sınırları aşmasını ...isteyenler var. | Open Subtitles | هؤلاء هم من فى حكومتى و يريدون الحد من تدفق البرامج الغربية بشدة |
| Eminim, değerlendirme yapmak isteyenler vardır. | Open Subtitles | وأنا متأكدة ان بعض الرجال هنا يرغبون في التعليق عليها |
| Bu nedenle film aktör ve aktristi olmak... isteyenler hakkında... bir film yapıyoruz. | Open Subtitles | لهذا السبب سوف نقوم بالقيام بهذا الفيلم عن الأشخاص الذين يرغبون بأن يصبحوا ممثلين |
| Kafeinsiz kahve isteyenler el kaldırsın. | Open Subtitles | أعتقد أنها ستكون جميلة فوق سرير الطفل من يريد قهوة بدون كافيين ؟ |
| Arkadaşlarıyla bir restorana gidip beraber şarap içmek isteyen, öğle ya da akşam yemeğine gidip hayatı kutlamak isteyenler var. | TED | هناك أشخاص يفضلون الذهاب الي المطعم يحتسون النبيذ مع أصدقائهم أو الغداء او العشاء مع الأصدقاء ويحتفلون بالحياة |
| Eğer bir casus iseniz, sizi öldürmek isteyenler olduğu fikrine alışırsınız. | Open Subtitles | عندما تكون جاسوسا، عليك العيش ومعك ..فكرة أن الناس يريدونك ميتا |
| Hastanede olmanızı isteyenler var. | Open Subtitles | هذا صحيح, لكنهم ليسوا هكذا الرجل يريدكِ أن تكوني بالمستشفى |
| Görüşmelerin başarısız olmasını isteyenler Park Chul Young'un da öyle olmasını istiyor. | Open Subtitles | إذاً يريد الأشخاص الذين يسعون لعدم نجاح هذه المحادثات تحطيم بارك شول |
| Orijinal bir parça söylemeyi isteyenler? | Open Subtitles | كل من يوافق على عمل أغنية من عملنا للمحليات |
| Benimle gelmek isteyenler ayaklarınızı sessizce yere vurun. | Open Subtitles | كل من يرغب بالذهاب معي، أريده أن يدق بقدمه. |
| Sevgili kabaremizi yerle bir etmek isteyenler ellerini kaldırsın. | Open Subtitles | ليرفع يده كل من يؤيد هدم دارنا الخلاعية العزيزة. |
| Jacopo'nun affedilmesini isteyenler de memnun olacak. | Open Subtitles | أما أولئك الذين أرادوا له الرحمه فليحصل عليها إذن |
| Biri mangadakiler, diğeri ise mangada olmayı isteyenler. | Open Subtitles | أولئك الذين هم ضمن الفرقة و الذين يتمنون أن يكونوا ضمن الفرقة |