| O APTAL itfaiyecinin SAPKASININ YUZUMU KAPATMASI DISINDA. O HERIFTEN NEFRET EDIYORUM. | Open Subtitles | إلا أنّ ذاك الإطفائي المغفّل حجب وجهي، إنني أكرهه |
| Sonra itfaiyecinin seni kurtarmak için.. ...alevlere daldığı an bir şey gördüğünü anladım. | Open Subtitles | وبعدها أدركتُ أنّ الإطفائي رأى شيئاً عندما إقتحم النيران لإنقاذك. |
| Ayağa kalktım ve hortumu elime alarak bir itfaiyecinin yapması gereken şeyi yaptım: İleri doğru bir hamle yaparak suyu açtım ve yangını kendim söndürmeye çalıştım. | TED | وبعدها استجمعت قواي، تحسست بيداي باحثةً عن الخرطوم، وفعلت ما يفترض أن يفعله أي إطفائي: اندفعتُ للأمام، وفتحت المياه وتصديت للحريق بنفسي. |
| Üç itfaiyecinin de el hareketlerinde artma oldu ama sadece iki tanesi korku mikro ifadesi gösterdiler. | Open Subtitles | حسناً,رجال الاطفاء الثلاثة يُظهرون زيادة فى إنفعالات تدل على التلاعب. ولكن إثنين منهما فقط اظهروا شعور ضئيل بالخوف. |
| Her ikisi de çok fazla kan kaybetti, itfaiyecinin ciddi yaraları ve kırık kemiği var.. | Open Subtitles | كلاهما فقدالكثير من الدم. و رجل الإطفاء هنا لديه عظمة مكسورة و إحتمال أن يكون لديه نزيف داخلي |
| İtfaiyecinin iyi bir şeyini biliyorum. | Open Subtitles | حصلت على افضل شئ لدى رجل الاطفاء |
| İtfaiyecinin beni çıkarabilmek için büyük bir makas kullanması gerekti. | Open Subtitles | الإطفائي كان عليه أن يستخدم أدات " فكي الحياة" ليخرجني |
| İtfaiyecinin öyle bir şey yapacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا، لا أعتقد أن الإطفائي سيفعل هذا |
| Beni bulan itfaiyecinin siz olduğunu söyledi. | Open Subtitles | يقولون أنك الإطفائي الذي وجدني |
| - Evet köpeğin, itfaiyecinin değil. | Open Subtitles | نعم، و ليس مؤخرة الإطفائي |
| İtfaiyecinin gaz tüpü. | Open Subtitles | حقيبة خزان هواء إطفائي |
| Seksi bir itfaiyecinin beni içeriye kucağında taşımasına ihtiyacım yok. | Open Subtitles | -لستُ بِحاجة للحمل خلال بابي - من قبل رجل إطفائي مثير . |
| Bu münazara için 600'den fazla itfaiyecinin önceden yer ayırttığını söylemek isterim. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} أريد أن أُخبرك بأن أكثر من ستمائة إطفائي {\pos(192,220)} قد سبق أن سجلوا أنفسهم لسماع تلك المناظرة |
| Çoğunluk dokuz itfaiyecinin ölmesinde adaletin yerini bulması için ölümünün çok hafif bir ceza olduğu kanısında. | Open Subtitles | لكن الناس يعتقدون انه عقاب مخفف جدا لاجل موت رجال الاطفاء التسع و ثائرون من أجل العدالة |
| Şans eseri hiçbir ciddi yaralanma olmazken birkaç itfaiyecinin hastaneye kaldırıldığı... | Open Subtitles | لحسن الحظ لم تقع اصابات الرئيسية وأبلغ... ... على الرغم من العديد من رجال الاطفاء نقلوا الى المستشفى بسبب... . |
| Yanıma gelebilmek için, itfaiyecinin biriyle konuştu. | Open Subtitles | لقد أقنع رجل الإطفاء بأن يجعله يأتي للأعلى إلى حيث كنت. |
| Garcia, bu itfaiyecinin evsizlerle ilgili bir durumu var mı? | Open Subtitles | غارسيا,هل لدى رجل الإطفاء اي علاقات بمجتمع المشردين؟ |
| Yaralı olan itfaiyecinin durumu iyiye gitmiyormuş. | Open Subtitles | رجل الاطفاء الذي أُصيب لم يتحسن |
| "İtfaiyecinin hortumunda ki çivi"yi oynamayacak mıyız? | Open Subtitles | اذا نحن لن نلعب "اغرزي خرطوم الماء في رجل الاطفاء" ؟ |
| 2006 yılında, polis, itfaiyecinin cesedini mezardan çıkararak bu suçtan akladı. | Open Subtitles | في 2006، نبشت الشرطة جثة رجل أطفاء وتم تبرأتة مؤخراً |
| Bir itfaiyecinin ortağını kaybetmesi ne demektir bilirim. | Open Subtitles | أعرفُ ما هيّةَ فقدانِكِـ لأحدِ أصحابكِـ الإطفائيّين |
| Korkunç bir film. İtfaiyecinin biri çocuklarını perili bir eve kapadı ve evi ateşe verdi. | Open Subtitles | رجل المطافي , حاصر أطفاله في بيت مسكون و جعله يشتعل |