| Bu kadar geç saatte gelmeme izin verdiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرًا لك على السماح لي بالزيارة في هذا الوقت المتأخّر جدًّا. |
| Faydalı olmama izin verdiğiniz için çok teşekkürler. | TED | لكم جزيل الشكر على السماح لي بأن أكون بالخدمة. |
| Burada birkaç hafta kalmama izin verdiğiniz için teşekkür bayan G. | Open Subtitles | آه رائع ياسيدة جي شكرلك للسماح لي بالبقاء هنا الاسبوعيين الماضيين |
| Hey, sizinle kalmama izin verdiğiniz için Size bir "Teşekkür ederim" hediyesi aldım. | Open Subtitles | مرحبا، لقد أحضرت لكم هدية لشكركم على سماحكم لي بالبقاء هنا |
| Bana çok nazik davrandınız ve bunun bir parçası olmama izin verdiğiniz için hepinize çok minnettarım. | Open Subtitles | أعني, لقد كنتم طيبين جدا معي وأنا ممتنة للغاية لأنكم سمحتم لي أن أكون جزءً من هذا |
| Duş almama izin verdiğiniz için çok teşekkürler. | Open Subtitles | هيه شكرا لسماحك لي إستخدام خلائكم للإستحمام |
| Burada kalmama izin verdiğiniz için teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط إخباركم بأني شاكر لسماحكم لي بالمكوث هنا. |
| Buraya gelip ziyaret etmeme izin verdiğiniz için gerçekten minnettarım. | Open Subtitles | إنني أقدر لك حقاً سماحك لي بالمجيء لزيارتها. |
| Ben de. Birleşmiş Milletler binasını kullanmamıza izin verdiğiniz için. | Open Subtitles | وأنا أشكرك على السماح لنا بإستعمال مرافقك |
| Cenaze töreninin bir parçası olmama izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | أشكركم على إتاحة الفرصة لي أن تكون جزءا من الدفن. |
| Sadece kendimi savunmama izin verdiğiniz için teşekkür etmek ve oğlum Dennis'i takdim etmek istedim. | Open Subtitles | أردت أن اشكرك على السماح لي بتمثيل نفسي وتقديم ابني .دنيس كيرنس، |
| Burada kalmama izin verdiğiniz için teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أود ذلك ، أريد أن أشكركٍ على السماح لي بالإقامة هنا |
| Şimdi gülebilirsin; ama konuşmanızı bölmeme izin verdiğiniz için size daha sonra elle yazılmış bir teşekkür notu göndereceğim. | Open Subtitles | اضحك الآن لكني سأبعث لكِ رسالة شكر بخط اليد على السماح لي بمقاطعة حديثك |
| Neyse. Sizinle paylaşmama izin verdiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | عامّة، شكرًا لكم على السماح لي بمشاركتكم همّي. |
| ve bugün sizlerle bunu paylaşmama izin verdiğiniz için hepinize teşekkür etmek istiyorum. | TED | و أشكركم جميعا للسماح لي بمشاركتها معكم اليوم |
| Kalmama izin verdiğiniz için sağ olun. Karşılığını nasıl öderim, bilmem. | Open Subtitles | شكراً للسماح لي بالبقاء، لا أعرف كيف يمكنني رد الجميل |
| "Göldeki balıkları bitirmeme izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | أشكركم على سماحكم لي بالصيد في البحيرة -مع حبي .. |
| Gitmeme izin verdiğiniz için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | أشكركم جزيلاً,يارفاق لأنكم سمحتم لي بالذهاب في هذه الرحلة |
| Evinizde kalmama izin verdiğiniz için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا جزيلا لك لسماحك لي بالبقاء في منزلك |
| Spa gününüze katılmama izin verdiğiniz için sağ olun. | Open Subtitles | شكرًا مجددًا لسماحكم لي بالانضمام ليوم الاستجمام الخاص بكم يا سيدات |
| Sizinle gelmeme izin verdiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً على سماحك لي بالركوب معكم |
| Geceyi burada geçirmemize izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على السماح لنا بالمكوث الليلة. |
| Laboratuarınızda deney yapmama izin verdiğiniz için de teşekkür ederim. | Open Subtitles | أريد أن أشكركم أيضا على إتاحة الفرصة لي للقيام تجاربي هنا في المختبر الخاص بك. |
| Lavaboyu kullanmama izin verdiğiniz için sağolun... | Open Subtitles | شكرا لسماحكما لي بإستعمال الـ.. |
| Bugün buraya gelmeme izin verdiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لكِ لسماحكِ لي بالقدوم اليوم |
| Girmeme izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | شكرًا لك لسماحي بالحضور إلى هنا |
| Size katılmamıza izin verdiğiniz için sağ olun millet. | Open Subtitles | شكراً للسماح لنا بالانضمام إليكم يا رفاق |
| Odanızı kullanmama izin verdiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لك ثانية للسماح لى بإستخدام حجرتك |
| Efendim bu işte sizinle birlikte çalışmama izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | سيّدي، أقدّر لك دعوتي للعمل على هذه القضيّة معك. |