| Burada da Judy Garland'la beraberim. Onun kadar hoş bir hanımla hiç tanışmamıştım. | Open Subtitles | هذا أنا مع السيدة جودي غارلاند لم تعش قط سيدة أكثر محبة منها |
| Şef, Judy'nin annesi o gece Harrison'ların evinin etrafında birilerini görmüş. | Open Subtitles | أنا أخبرتهم كيف إن أم جودي رأت شخص ما خارج نافذتها |
| Judy'ye ailesinden miras kalmış ve bu kızlar için bir güvence. | Open Subtitles | جودي ورثت مالا من عائلتها و هو بصندوق ائتماني لأجل الفتيات |
| Judy iki yil önce, agabeyin bosanirken, ...nitelikli bir referans mektubu yazmissin. | Open Subtitles | جودي قبل عامين، عندما طلّق أخوكِ زوجته كتبتِ توصية تشيدين فيها بشخصيته |
| Ben asla, asla Judy'yi önemsemedim. | Open Subtitles | أنا أَبَداً، مَا إهتمَّ بجودي. |
| Doug Judy ve ben bu adamı tanıyoruz. Bize güvenmelisin. | Open Subtitles | دوج جودي وانا نعرف هذا الرجل يجب ان تثقي بنا |
| Ardından Pablo'yu ara ve ona Judy'yi teslim etmek istediğimizi söyle. | Open Subtitles | عليك أن تطلب بابلو إذن وتخبره بأننا سيسعدنا تسليم جودي إليه |
| Ve eğer şehrin ve kömür... ...madenciliğinin o eski ihtişamına bağlı... ...biri varsa... ...O,Judy'dir. | TED | وإذا كان ينبغي لأي شخص التشبث بالمجد السابق لتاريخ تعدين الفحم، والبلدة, ينبغي أن يكون جودي. |
| Judy manzarasının yok edildiğini... ve suyunun zehirlendiğini gördü. | TED | ورأت جودي مناظرها الطبيعية يجري تدميرها ومائها يسمم. |
| Fakat birkaç ay önce, ...Judy'ye 3.dereceden... ...akciğer kanseri teşhisi konulmuş. | TED | ولكن قبل بضعة أشهر فقط, شخصت جودي بسرطان الرئة من المرحلة الثالثة. |
| Dean güzel kadınlara bakmayı sevdiğini itiraf etti fakat Judy ile aldığı evlenme kararını asla sorgulamamış. | TED | أقرّ دين بأنه يحب النظرإلى النساء الجميلات. ولكنه لم يشكك في قراره بالزواج من جودي. |
| Büyük olasılıkla ciddi bir şey değildir. Judy nasıl kaygılanıyor bir bilsen. | Open Subtitles | على الارجح هو شيء غير جدي انت تعرف كيف تقلق جودي |
| - Judy'yi tanırsın. - Evet, köpeği öldüğü zamanki halini hatırlıyorum. | Open Subtitles | انت تعرف جودي نعم،اذكر كيف كانت عندما مات الكلب |
| "Judy genç, çekici; büyük bir olasılıkla yeniden evlenir." | Open Subtitles | جودي صغيرة وجذابة، هي على الارجح ستتزوج مجددا |
| Judy yeniden evlenmeli ama doğru biriyle. | Open Subtitles | جودي يجب ان تتزوج ثانيةً، ولكن مِن الرجل الملائم. |
| - Judy'ye sağlıklı bir adam gerek. Paul Pendergrass'a ne dersin? | Open Subtitles | لن تطيقه على اي حال جودي تحتاج رجلا غنياً |
| Demek evlendin ha, küçük Judy Heppleway. | Open Subtitles | حاليا على أي حال اذن، تزوجت يا جودي الصغيرة |
| Canım Judy bu bandı dinlediğin zaman, ben ölmüş olacağım. | Open Subtitles | الحبيبة جودي فى الوقت الذي تسمعين فيه هذا الشريط، سأكون ميتا |
| - Judy, bekle! Lütfen, açıklamama izin ver. - Bu her şeyi açıklıyor. | Open Subtitles | جودي انتظري ارجوك دعيني اوضح هذا سيحتاج بعض التوضيح |
| Lütfen Judy, biraz almalısın. Dışarıda bir araba dolusu var. | Open Subtitles | ارجوك جودي يجب ان تأخذي البعض لدي حمولة سيارة بالخارج هناك |
| Ben asla Judy'yi önemsemedim. | Open Subtitles | أنا مَا إهتممتُ بجودي. |