| 1880'lerde doğmuştu ve kölelikten gelmek onun dünyaya bakışını şekillendirmişti. | TED | وولدت هي في فترة ١٨٨٠ وتجربة العبودية بصفةٍ خاصة شكّلت الطريقة التي من خلالها نظرت إلى العالم. |
| Bu çok ilginç, öğrencilerime Afrikalı Amerikalılar'ın tarihini öğretirken onlara kölelikten bahsediyorum. | TED | وهذا مثير ، عندما أدرس تلاميذي عن تاريخ الأميركيين من الأصول الأفريقية ، أُحدثهم عن العبودية. |
| Şaşılacak derecede, kölelikten dünya çapında 13 milyar dolardan fazla gelir elde ediliyor. | TED | على نحوٍ مدهش، تولد العبودية أرباح تُقدر بأكثر من 13 مليار دولار حول العالم كل عام. |
| Ölüm kölelikten daha iyi çünkü ömrüm bitti ve duam karşılık bulmadı. | Open Subtitles | لكن الموت أفضل من العبوديه أيامى قد إنتهت و صلواتى لم يُستجب لها |
| Bu insanların birçoğu köleydi veya kölelikten kurtulan bir nesildi. | TED | العديد من هؤلاء الناس كانوا عبيدًا أو كانوا جيلًا حُرّر من العبودية. |
| 4 milyon insan kölelikten çıkarıldı ve sonra atıldı, | TED | أربعة ملايين شخص تم تحريرهم من العبودية وبعدها تم التخلي عنهم. |
| Biz bir söz verdik biz hiç bir şekilde insanların bizim közümüz altımda kölelikten çıkıp ikinci sınıf vatandaş olmarına izin vermiyeceğiz. | TED | لقد تعهدنا أننا أبدا لن نترك البشر يتخلصون من العبودية ويصبحوا رقما في سجلنا، لينتهوا كمواطنين من الدرجة الثانية. |
| Onlar nesilden gelen kölelikten henüz çıktılar. | TED | هم للتو قد بدأوا في التخلص من أحد أنواع العبودية المتوارثة. |
| Mekke'de yaşanan adaletsizlikten, kölelikten kadınlara kötü davranılmasından, açgözlülükten, kumardan yeni doğmuş kız çocukların diri diri gömülmesinden, Hz. | Open Subtitles | كان منزعجا من هذا الظلام الذي يحيط بمكة. ..العبودية ،إسَاْءةمعاملةالنِساء،طمع،قمار. |
| İnsanlık tarihinde kölelikten daha fazla nefret ettiğim bir müessese yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد حكم أجحاف بحق البشرية أكثر من العبودية |
| Sahip beni kölelikten azat etti eğitmen seviyesine yükseltti. | Open Subtitles | مولاي أطلقني من قيود العبودية لأتولى الإشراف على المجالدين |
| Galaksinin dört bir yanında milyarlarca insanı binlerce yıllık bir kölelikten kurtardık sonra da birbirimizin sırtlarını sıvazlayıp onları hiç hayatta kalma şansları olmadan bıraktık. | Open Subtitles | لقد حررنا بلايين الشعوب بعد آلاف السنين من العبودية وفي كل انحاء مجرتنا وبعدها انسحبنا |
| Sahip beni kölelikten azat etti eğitmen seviyesine yükseltti. | Open Subtitles | مولاي أطلقني من قيود العبودية لأتولى الإشراف على المجالدين |
| kölelikten beri buna inanırlar. | Open Subtitles | كانوا يقومون بتلك القذارة منذ أيام العبودية |
| Korku ve kölelikten kaçışımızı ruhlarımızla ödeyeceğiz. | Open Subtitles | كلف الأمر أرواحنا مقابل الهرب من رعب العبودية |
| Evet, benden nefret etti ve evet, yanlışlıkla kölelikten bahsettim. | Open Subtitles | نعم, انها تكرهني وفعلا, ذكرت العبودية بالخطأ |
| Kendimizi kölelikten arındırıp bu baş belası savaşa son vermezsek, insani değeri ve anlamı olan hiçbir şey başaramam! | Open Subtitles | لا أستطيع إنجاز أي شيء ذو معنى إنساني أو شيء يستحق حتى نعالج أنفسنا من العبودية وإنهاء هذه الحرب الوبائية |
| Bu insanları kölelikten nasıl kurtarabilirim? | Open Subtitles | كيف يمكننى أن أقود هؤلاء الناس خارج العبوديه |
| Ölüm kölelikten daha iyi çünkü ömrüm bitti ve duam karşılık bulmadı. | Open Subtitles | لكن الموت أفضل من العبوديه أيامى قد إنتهت و صلواتى لم يُستجب لها |
| Onları kölelikten kurtaracak bir kurtarıcının geldiğine inanıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعتقدون أن رسولا قد حضر ليخرجهم من عبوديتهم |
| Atalarının Mısır'da kölelikten özgür kalmalarına şükretmek için. | Open Subtitles | ليشكروا الله لتحريره أجدادهم من عبودية المصريين. |
| Annem yüzlerce kadına ve mülteciye yardım edip kölelikten ve esaretten kurtararak itibarlarını geri veriyor. | Open Subtitles | أُمّي تُساعد المئات من النساء واللاجئين إنّها... تُنقذهم من العبوديّة |
| Biz insaları kölelikten kurtarmak için satın almıyoruz. | TED | لا ينبغي أن نشتري الناس من أسيادهم لتحريرهم. |
| Ve bunun hakkında güzel olan; Bu parayı boşa harcamak değil, burada özgürlük kazancı var. İnsanları kendilerine çalışmak için kölelikten kurtadığınız zaman motivasyon bulacaklar mı? | TED | والشيء الرائع بحياله هو أنه ليس مبلغا سنخسره، ثمة أرباح تجلبها الحرية. عندما تخلص البشر من الاستعباد ليعملوا لإعالة أنفسهم، ألن يكونوا جد متحفزين؟ |