| En kötü kısmı da nöbetçiler onu bulduğunda o da parçalara ayrılmış. | Open Subtitles | أسوأ جزء منه، عندما وجدت الحراس له كان مقطعة إلى قطع، أيضا. |
| En kötü kısmı da, orada oturup hiçbir şey yapamadan sizi izlemekti. | Open Subtitles | أسوأ جزء كان يراقب، عدم القدرة على القيام بأي شيء. |
| En kötü kısmı da bu gece gerçekten hoşlandığım bir kız buldum. | Open Subtitles | أسوأ جزء هو أنني إلتقيت الليلة بفتاة أعجبتني حقاً |
| Ve en kötü kısmı da şu: | Open Subtitles | :وأسوأ جزء هو |
| Ve en kötü kısmı da artık o kadar çok acı vermiyor. | Open Subtitles | و الجزء السيء هو أنني لم أعد أشعر بالسوء تجاه ذلك |
| En kötü kısmı da, kızımın önünde beni aptal yerine düşürmendi. | Open Subtitles | الجزء السيء في ذلك, أنكِ جعلتنيّ ـ أبدو كالأحمق أمام أبنتيّ ـأناالحمقاء! |
| Bunun en kötü kısmı da hasta olduğunu söylediğinde insanların sana o bakışı. | Open Subtitles | أتعلموا، أسوأ ما في الأمر هي نظرة الناس لكم حين تخبروهم بأنكم مرضى. |
| En kötü kısmı da, fermuarını kapatmak için başkasından yardım istemen. | Open Subtitles | أسوأ جزء وبصراحة، هو ان تحتاج لشخص للمساعدة على الطيران |
| Aslında en kötü kısmı da o. | Open Subtitles | هذا في الواقع أسوأ جزء |
| - En kötü kısmı da bu değil. | Open Subtitles | هذا ليس حتى أسوأ جزء |
| Yaptığımız işin en kötü kısmı da bu Brian. | Open Subtitles | هذا أسوأ جزء فيما نفعله، يا (برايان) |
| Yaptığımız işin en kötü kısmı da bu Brian. | Open Subtitles | هذا أسوأ جزء فيما نفعله، يا (برايان) |