| Teklifinde küçük düşürücü bir şey göremediğim için düşüneceğim. | Open Subtitles | أعتقد أن عرضك كان مهيناً إلى حد معتدل لذا ، ربما أفكر في قبوله |
| Vincent, bunu bir düşün, olur mu? Benim için ne kadar küçük düşürücü bir durum olduğunu düşün, lütfen. | Open Subtitles | فنسنت فكر بالأمر فكر كم سيكون هذا مهيناً لي |
| Bu, hukuk kariyerinde küçük düşürücü bir durum olabilir, Tucky. # Fransa Milli Marşı # İyi akşamlar. | Open Subtitles | سيكون ذلك مهيناً لمهنتك تاكي مساء الخير أنا روز ونحن متحمسون جداً لوجودكما هنا يارفاق |
| Başlarda seksi geliyordu, ama küçük düşürücü bir hal almaya başladı. | Open Subtitles | كان نوع من مثير في البداية، ولكن الأمر يزداد مذلة الشريط الحدودي. |
| Muhtemelen kendi evliliği küçük düşürücü bir şekilde sonlandığı için karısı onu bir başkası için terk etmiş olabilir, hatta o yeni kişi ile evlenmiş olabilir. | Open Subtitles | غالبا لأن زواجه فشل بطريقة مذلة و زوجته تركته لأجل رجل |
| Bu çok küçük düşürücü bir şeydi. Whitner bunu gün boyu nasıl yapıyor? | Open Subtitles | كان هذا مهيناً للغاية كيف تعيش (ويتنر) هكذا؟ |