| Katılmakta özgür ol eğer bir şey kaçırdığımı düşünüyorsan. | Open Subtitles | لا تتردي في أخذ مكاني إذا كنت تعتقدين أنه فاتني شيء | 
| Bu söz düellosu beni çok yordu... hem ne kaçırdığımı görmek için özetleri izlemek zorundayım. - Hayatım. | Open Subtitles | حسناً أوقفي هذا الحديث لقد بدأت تتعبيني و الآن علي أن أشاهد الموجز لكي أرى ما فاتني | 
| Ben gerçek anlamda treni kaçırdığımı söylemiştim. Bakın, aşağıda ilerliyor. | Open Subtitles | أنا أعنى حرفيا إننى أفقد قطار الأفكار انه أسفل هناك | 
| Bunu bu kadar zamandır inceliyordunuz, ve meteor yağmurunda gördüklerimin gerçek olmadığını düşünmeme izin verdin, aklımı kaçırdığımı sandım. | Open Subtitles | كنت تدرسها طوال هذه المدة وجعلتني أعتقد أن ما رأيته يوم ...سيل النيازك لم يكن حقيقياً وبأنني أفقد صوابي... | 
| Bak, öğleden sonraki antrenmanı kaçırdığımı biliyorum. | Open Subtitles | انظر اعلم انني فوت تدريب بعد الظهر | 
| - Bu beyaz kızı kaçırdığımı sanacaklar. | Open Subtitles | سيعتقدون بأنني خطفت هذه الفتاة البيضاء | 
| Yürek varmış sende. Neler kaçırdığımı merak etmeme sebep oluyor. | Open Subtitles | لديك بعض الشجاعة هذا يجعلني أتساءل عما أفتقده | 
| Her zaman bir şeyleri gözden kaçırdığımı ortaya çıkmamış bir potansiyelim olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | لدوماً ما أعتقد أنني أفوت شيء ما بعض الإمكانيات الغير مستغلة فقطأخبرنيكيف.. | 
| Artık hayatımın geri kalanında neleri, kaçırdığımı bilerek yaşayacağım. | Open Subtitles | والان بالنسبة لبقية حياتي سوف اعرف ما ينقصني | 
| Bugün iki dersi kaçırdığımı biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم اني فاتني مقررين دراسيين الان؟ ؟ ؟ | 
| Ve ben de tüm o "oda arkadaşı bağlılığı" şeyini kaçırdığımı düşünüyordum. | Open Subtitles | وهنا توقعت أنه فاتني مسألة رباط زميلات الغرف | 
| Eğer Su beni kabul ederse, rüyama geri dönüp neyi kaçırdığımı öğrenebilirim. | Open Subtitles | إن قبلتني رَوح الماء، يمكنني العودة لأحلامي وأجد ما فاتني | 
| Ve aklımı kaçırdığımı düşünüyorsun, biliyorum ama sanırım hayaletimiz bu. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنك تفكر أنا أفقد عقلي هنا، ولكن أعتقد أنه من شبح دينا. | 
| Babamla konuşurken onun söylediği şeyler ne kadar çok şey kaçırdığımı gösterdi. | Open Subtitles | لقد كنت اتحدث مع أبي الليلة والأشياء التي قالها ، لقد جعلني أفكر كم انا أفقد | 
| O mağarada bir başıma aklımı kaçırdığımı hissettim. | Open Subtitles | وحيدة في ذلك الكهف، لقد شعرتُ أنني أفقد صوابي | 
| Seansı kaçırdığımı öğrenirse vakıf fonumdaki paralarını geri alır. | Open Subtitles | الوغد سوف يسحب رصيدي كله اذا فوت جلسة | 
| Arkadaşlarını kaçırdığımı mı? | Open Subtitles | انني خطفت صديقاتك ؟ | 
| Hayatımın geri kalanını ne kaçırdığımı merak ederek geçirmekten iyidir. | Open Subtitles | -إن هذا أفضل من أن أقضى بقية حياتى أبحث عن ما أفتقده | 
| Babama gazeteyi gösterdim ve böyle bir fırsatı kaçırdığımı söyledim. | Open Subtitles | اخبرته مباشرةً, ارت أبي الصحيفة وقالت بأني سوف أفوت فرصة ثمينة. | 
| Ne kaçırdığımı bilmesem sorun olmazdı. | Open Subtitles | لأن المسألة لا تتعلق بعدم معرفتي لما ينقصني. | 
| Sonunda özgürüm! Bunca sene neler kaçırdığımı bilemezsiniz. | Open Subtitles | أخيراً أصبحت حراً ، لا فكرة لديك عمّ فوّته السنوات الماضية | 
| Bu dünyada yüzyıllardır hüküm süren kötülük bir kez daha gölgelere karıştı ve ben bu şansı kaçırdığımı hissettim. | Open Subtitles | الشر الذي ترأس هذا العالم عدداً من القرون قد انسحب وعاد للإختباء مرة أخرى، وأنا.. شعرتُ أنني ضيعتُ فرصتي | 
| kaçırdığımı düşünmüştüm. | Open Subtitles | اعتقدت باٍنني لن الحق بها | 
| Herkes seni kaçırdığımı sanıyor. | Open Subtitles | انت تجعلين الجميع يظنون انني اختطفتك | 
| Hala hikayenin büyük bir kısmını kaçırdığımı hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر أنّ جزءاً كبيراً مِنْ هذه القصّة يفوتني |