| Sadece insanların bu konuda ne kadar ciddi olduğumuzu anlamaları için yapılmış, sert bir konuşmaydı. | Open Subtitles | ذلك كان مجرد خطاب صارم ليعرف الناس بإننا جادون |
| O, sadece insanların bu konuda ne kadar ciddi olduğumuzu anlamaları için yapılmış, sert bir konuşmaydı. | Open Subtitles | ذلك كان مجرد خطاب حازم ليعرف الناس بإننا جادون |
| Evet Al, ne kadar ciddi olduğumuzu gördüğüne göre, taleplerimizi dinlemeye hazır mısın? | Open Subtitles | ذلك، آل. الآن أن ترى مدى جديتنا... ... هل أنت مستعد للاستماع لمطالبنا؟ |
| Huzuru korumak istiyorsak kanun ve düzen hakkında ne kadar ciddi olduğumuzu göstermek zorundayız. | Open Subtitles | إن أردنا دوام السلام، فيجب أن نظهر للجميع مدى جديتنا بشأن تطبيق القانون |
| Umarım ülkenin bir ucundan gelip kapınızı çalmış olmam bu konuda ne kadar ciddi olduğumuzu... | Open Subtitles | لذا أتمنى أن تكون حقيقة أنني سافرت عبر البلاد لآتي وأطرق بابكِ قد أظهرت لكِ مدى جديتنا... |
| Ne kadar ciddi olduğumuzu göstereceğimiz bir kurban. | Open Subtitles | كبش فداء لكي نرى مدى جديتنا |
| Ona ne kadar ciddi olduğumuzu gösterme vakti geldi. | Open Subtitles | حان الوقت ليعرف مدى جديتنا |