| Olduğunuz yerde kalın çocuklar. Her şey çok güzel olacak. | Open Subtitles | . ابقوا مكانكم أيها الأولاد كل شيء سيكون رائع حقاً | 
| Çocuklar siz içeride kalın. Biz hemen geri geleceğiz. Tamam. | Open Subtitles | ابقوا فى الداخل أيها الآولاد أعنى ما أقول سنعود حالا | 
| Pointes'deki pencerede kalın ve sizi saçmalıkla alakadar bu toplantıya göndermeye devam edeceğim. | Open Subtitles | إبقوا معنا وسوف أبقيكم مطلعين علي كل الهراء الخاص بحفل لم الشمل هذا | 
| Siz burada güvende olduğunuz yerde kalın. Ben devamıyla ilgilenirim. | Open Subtitles | يارفاق أنتم عليكم البقاء هنا أنتم هنا محميون،وانا سأتكفل بالباقي | 
| Burada kalın. Ben gelmeden harekete geçmeyin. Eğer geri gelmezsem, işte emirleriniz. | Open Subtitles | ، ابق هنا، لا تفعل شيئآ حتى اعود لو لم اعد، فهاك الأوامر | 
| Acil yayın sistemidir. Acil bir bildiri için yayında kalın. | Open Subtitles | هذا بث الطوارئ ، ابقى قريباً في حال إعلان عام | 
| Kahretsin, siz ikiniz onunla kalın, geri kalanınız dışarı çıkın. | Open Subtitles | تباً , انتم الاثنان أبقوا هنا معه والبقية كونوا بالخارج | 
| Dinle şimdi, evde kalın, kapıları pencereleri kapat ve sakın dışarı çıkma! | Open Subtitles | ارجوكي ابقي هنا بداخل البيت واغلقي الابواب والنوافذ أرجوكي لا تخرجي ابدا | 
| Diğer tarafta olmalı. Siz burada kalın. | Open Subtitles | لابد أنه فى الجانب الأخر إبقى أنت هنا حتى ننال منه | 
| Burada kalın, siz ikiniz. Başarabilirseniz onları yaklaştırmayın. | Open Subtitles | ابقيا هنا انتما الاثنين احتجزهم لو استطعت | 
| Burada kalın. Helikopterden başka hiçbir şey için hareket etmeyin. Anladınız mı? | Open Subtitles | ابقوا هنا و لا تتحركوا الا عند وصول المروحيه ، هل تفهمونى | 
| Pekala, beni dinleyin. Sam'le kalın. Sizi buradan dışarı çıkaracak. | Open Subtitles | حسنا استمعوا إلي ابقوا مع سام سوف يخرجكم من هنا | 
| Merkezden Ekip 2'ye, şehrin dışında hareketlilik var. İzlemede kalın. | Open Subtitles | القناصون 2 , لدينا حركة خارج القرية , ابقوا بمواقعكم | 
| Tamam, bakın. Olduğunuz yerde kalın! Yardım etmeleri için ambulans çağıracağım. | Open Subtitles | حسناً إسمعوا إبقوا هنا و سوف أتصل بالإسعاف لكي يأتوا لمساعدتكم | 
| Sizleri yeni gemilere gönderene kadar sancak hangar güvertesinde kalın. | Open Subtitles | إبقوا على طابق الحظيرة الأيمن حتى يمكننا نقلكم للسفن الجديدة | 
| Onunla kalın. | Open Subtitles | عليك البقاء على مقربة منها سيارة الإسعاف في طريقها | 
| Sağ tarafta kalın. | Open Subtitles | ابق على اليمين وإذا عبرت سابحاً وما لن تفعله، أعدك بذلك | 
| Yerel polisle bağlantıda kalın. Araca, park biletine, filan ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ابقى مع الشرطة المحلية، نريد السيارات، و تذاكر المواقف، أي شيء. | 
| Kahretsin, siz ikiniz onunla kalın, geri kalanınız dışarı çıkın. | Open Subtitles | تباً , انتم الاثنان أبقوا هنا معه والبقية كونوا بالخارج | 
| Bayan Scoville, burada kalın, Ve biz gidince kapıyı kilitleyin. | Open Subtitles | سيدةسكوفيل ابقي في مقصورتك واحكمي اغلاق الباب بعد ذهابنا | 
| Lütfen kasanın öbür tarafında kalın. | Open Subtitles | لو سمحتى إبقى فى الجانب الأخر من الطاولة | 
| Sen ve Harold burada kalın. Gözünüzü aşağıdan ayırmayın. | Open Subtitles | انت وهارولد ابقيا هنا وراقبا الوضع تحت جيدا | 
| Lütfen, sadece yerinizde kalın ve emniyet kemerlerinizin takılı olduğundan emin olun. | Open Subtitles | من فضلك ، إبق جالساً بمقعدك وقم بتأكد من ربط أحزمة الآمان | 
| Yani biz oraya ulaşana kadar güvendesiniz demektir ama görünürde kalın. Dışarıya çıkmayın ve tuvalete bile gitmeyin. | Open Subtitles | لذا ستكونين بأمان حتى وصولنا، لكن إبقي مرئية، لا تذهبي خارجاً حتى إلى غرفة الإستراحة | 
| Ziyaretçi odasında istediğiniz kadar kalın Bayan Crosbie. | Open Subtitles | أبقى فى غرفة الزيارة كما شئت يا سيدة كروسبى | 
| Sanırım bir randevum var ama her ihtimale karşı siz burada kalın. | Open Subtitles | أظنني سأحظى بموعد لكن .. إبقيا بالجوار من باب الإحتياط | 
| Eğer COVID-19 semptomlarından şüpheleniyorsanız evde kalın ve tavsiye için doktorunuzu arayın. | TED | لو شككت بأن عندك أعراض كوفيد-19، ابقَ في المنزل، اتصل بطبيبك واستشره. | 
| Olduğunuz yerde kalın. İhtiyar hala elimde. | Open Subtitles | إبقَ حيث أنت.انا ما زلَت احْصلُ على الرجل العجوزِ. |