| ben sadece çalmayacağım aynı zamanda el capitano olacağım ve benim dediğim olur. o yüzden ellerinizi kalbinize koyun | Open Subtitles | ولست الوحيد الذي سيعزف أنا القبطان وعندما أقول إنطلقوا تضعوا أيديكم على قلوبكم |
| Eğer gazla temasa geçerseniz, kalbinize enjekte etmek için 20 saniyeniz var. | Open Subtitles | لديكم 20 ثانية لتحقنوا قلوبكم بها |
| İşgüzar burnumuzu kalbinize sokacağız | Open Subtitles | سنشتمّ طريقنا بفضولية إلى قلوبكم |
| Müzik doğrudan duygusal damardan kan akışınıza ve oradan da direkt kalbinize gider. | TED | تتجه الموسيقى مباشرة إلى وريد المشاعر، في مجرى دمك و مباشرةً إبى قلبك. |
| Diğer yandan, Stresli bir durumu aşılacak bir zorluk olarak görürseniz, kan kalbinize ve beyninize akar ve kısa ama enerji veren bir kortizol dalgası yaşarsınız. | TED | من ناحية أخرى، إذا كنت ترى حالة ما مرهقة بمثابة تحدي، فإن الدم يتدفق إلى قلبك وعقلك، بطريقة طبيعية، ولا يحس إلا بحقنة كورتيزول صغيرة منشطة. |
| Yoksa atmayan iğrenç kalbinize ahşap mermiyi sokarım. | Open Subtitles | وإلّا وضعت رصاصة خشبية داخل قلبكِ النتن الميت. |
| İşgüzar burnumuzu kalbinize sokacağız | Open Subtitles | سنشتمّ طريقنا بفضولية إلى قلوبكم |
| kalbinize kulak verin. | Open Subtitles | ابحثوا في قلوبكم |
| kalbinize kulak verin beyler. | Open Subtitles | اصغوا، الى قلوبكم يا رجال. |
| kalbinize dehşet düşsün. | Open Subtitles | ...الفزع سيسكن قلوبكم |
| Sanatım, hoparlörden kalbinize gelen bir ok gibi burada kalacak." | Open Subtitles | من المتحدّث إلى قلوبكم"؟ |
| Bu aleti boğazınızdan sokarak kalbinize bakacağım. | Open Subtitles | سوف ننظر في قلبك بوضع هذا الصك أسفل الحلق. |
| Majeste, lütfen beni affetmek için kalbinize bakın. | Open Subtitles | لكن أرجوك أبحثي في قلبك الجوهري عن المغفرة |
| Artık o kadar üşümüyorsunuz, çünkü kan dış organlarınızdan kalbinize toplanıyor. | Open Subtitles | انت لم تعد بردان لان الدم يتحرك من أطرافك الخارجيه الى قلبك. |
| Kendinize iyi gelecek, kalbinize uyan birşeyler bulun. | Open Subtitles | اِعثر على شيء يُشعـِر بالسعادة ويتناسب مع قلبك |
| Kurşun tam burdan kalbinize girmiş. | Open Subtitles | الرصاصة إخترقت بالضبط المكان الذي كان يجب أن يكون فيه قلبك |
| Nefretin kalbinize kök salmasına izin vermeyin. | Open Subtitles | . لا تدعى الحقد يتوغّل فى قلبكِ |
| Bayan Duco, kalbinize saplanmış bir cam parçası var. | Open Subtitles | - (آنسة (دوكو , هناك قطعة زجاج داخل قلبكِ |
| Bu tamamen kalbinize bağlı. | Open Subtitles | ـ هذا يعود إلى قدرة قلبكِ |