| Ve karaya çıkamadan kan kaybından öldü, değil mi? | Open Subtitles | ونزفت حتى الموت قبل أن ترى الشاطئ، أليس هذا صحيح |
| Şah damarı kesilince kan kaybından öldü. | Open Subtitles | لقد أصابت شريانها السباتي ونزفت حتى الموت. |
| Bileklerini kesip küvette kan kaybından öldü. | Open Subtitles | لقد قطعت رسغيها ونزفت حتى الموت في حوض استحمام |
| Vuruldu ve ona yardım etmeye çalıştım ama kan kaybından öldü. | Open Subtitles | لقد أصيب بعيار ناريّ، و... حاولتُ مُساعدته، لكنّه نزف حتى الموت. |
| Tek bir bıçak yarası yüzünden kan kaybından öldü. | Open Subtitles | كان قد نزف حتى الموت نتيجة طعنة واحدة. |
| Çocukları üst katta uyurken, mutfağın zemininde kan kaybından öldü. | Open Subtitles | نزفت حتى الموت في أرضية المطبخ بينما الأطفال نائمون في الأعلى |
| kan kaybından öldü. Yani demem şu ki evet Noel ağacı benim için çok önemli. | Open Subtitles | لقد نزفت حتى الموت , لذلك أعتقد أنكَ يمكنكَ أن تقول نعم , شجرة عيد الميلاد |
| Ve kan kaybından öldü. Cinayet olma ihtimali yok. | Open Subtitles | لقد نزفت حتى الموت لامجال لجريمة قتل |
| kan kaybından öldü. | Open Subtitles | ونزفت حتى الموت على الطاولة. |
| bileklerini kesti ve kan kaybından öldü. | Open Subtitles | وقطعت رسغيها ونزفت حتى الموت |
| Kendi küçük gizli deliğinde kan kaybından öldü. | Open Subtitles | فقد نزف حتى الموت بغرفته السرية الصغيرة |
| kan kaybından öldü. | Open Subtitles | و نزف حتى الموت |
| Hollywood Bulvarı'nda kollarımın arasında kan kaybından öldü. Benim yüzümden. | Open Subtitles | لقد نزفت حتى الموت في شارع هولوود |
| Yalnız başına bir çöp yığının içinde kan kaybından öldü! | Open Subtitles | لقد نزفت حتى الموت لوحدها في كومة من القمامة! |