| Hemşire, onu kapının dışına çıkarırsanız, harika olur. | Open Subtitles | ايتها الممرضة ، لو امكنك ان تخرجيه من الباب الجانبي سيكون ذلك عظيما |
| Ve tek yapıcağın bizim kapının dışına çıkmamıza izin vermekti. | Open Subtitles | وكان كل ما عليك القيام به هو ان تدعنا نخرج من الباب |
| ...sonra kart kapının dışına kaymış ve ben de koridordayım, üzerimde sadece bir havlu vardı. | Open Subtitles | و بعدها انزلقت البطاقة من الباب... و وقفت أنا في الممر مرتدياً منشفة فقط |
| Biraz yardım alıp, ön kapının dışına bir limonata tezgahı kurmuşlar, çok stratejik bir konum. | TED | مع بعض المساعد، وضعتا منصة عليها شراب الليمون والبسكويت خارج الباب الأمامي، في موقعٍ استراتيجي جدًا. |
| kapının dışına bir bak kapının hemen dışına. | Open Subtitles | انظر خارج الباب خارج الباب بالضبط |
| ...sonra kart kapının dışına kaymış ve ben de koridordayım, üzerimde sadece bir havlu vardı. | Open Subtitles | و بعدها انزلقت البطاقة من الباب... و وقفت أنا في الممر مرتدياً منشفة فقط |
| Onun kapının dışına çıkmasına izin veren kişi sen olduğunda buraya öylece gelip, beni elime yüzüme bulaştırmakla ve Sam'i de bir şeyler gizlediği ithamında bulunarak suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ أن تأتي إلى هنا وتتهميني بالإخفاق وتتهمين "سام" بإخفاء الأشياء عندما كنت انتي اللتي سمحتي لها الخروج من الباب |
| kapının dışına çıkmanız yeter de artar bile. | Open Subtitles | طالما تبقي في الجانب الاخر من الباب. |
| Kapanmazdan evvel kapının dışına yürür. | Open Subtitles | يخرج من الباب و يهرب |
| Eh, eh, eh... - Will, kapının dışına çıkıyorum. | Open Subtitles | ويل)، إنني أخرج من الباب) - ثقي بي - |
| Ön kapının dışına kadar. | Open Subtitles | خارج الباب الأمامي مباشرة |
| kapının dışına koydum. | Open Subtitles | لقد وضعته خارج الباب |
| - Hadi, hadi. - kapının dışına. kapının dışına. | Open Subtitles | ـ هيّا، هيّا ـ خارج الباب |
| kapının dışına bırakıyorum. | Open Subtitles | - سوف اتركها خارج الباب |