| Nereye gitse peşinden karışıklığı da sürüklüyor. Tek yapmam gereken doğru karışıklığı bulmak. | Open Subtitles | .الفوضى تتبعه عادة أينما ذهب .كلّ ما عليك فعله هُو إيجاد الفوضى المُناسبة |
| kazıkta yakılan ve bütün bu karışıklığı başlatan kişi mi? | Open Subtitles | التي أُحرِقت على المنصة وبدأت كل هذه الفوضى |
| Senatonun bir üyesi olarak belki bu karışıklığı çözmek için diplomatik bir çözüm bulabilirim. | Open Subtitles | كعضو في مجلس الشيوخ ربما يمكنني التوصل إلى حل دبلوماسي لهذه الفوضى |
| Bak, babanın geride bıraktığı... bu karışıklığı temizlemek için Korsak'ın parasını harcayamam. | Open Subtitles | إستمع، لا يمكنني أن أنفق أموالٍ لسباكة لتنظف تلك الفوضي التي قام بها والدكَ ثم رحل |
| Düşündük ki, bütün bu hormon karışıklığı arasında, sahip olduğu erkek organlarını çıkarmanız kolay olabilir. | Open Subtitles | أعتقدنا أن وجود التشويش الهرموني فقد يكون أسهل عليها إن قمنا بإزالة الأعضاء الذكرية التي تملكها |
| Kafa karışıklığı günümüz dünyasında adeta bir salgın haline geldi. | Open Subtitles | الإرتباك يؤدي إلى الأمراض في عالمنا اليوم |
| Bu durumların pek çoğunda içerik, karışıklığı ortadan kaldırıyor. | TED | في أغلب الأحوال، فإن السياق هو الذي يبدد أي التباس. |
| Seve seve oraya gider bu karışıklığı düzeltirim. | Open Subtitles | سأكون سعيدآ بأن أعود هناك و أصلح كل الفوضى التى قمت بها |
| Ben işimi yaptın, Bu karışıklığı siz ikiniz düzeltmek zorundasınız. | Open Subtitles | قمت بعملـي عليكمـا أن تنظفـا الفوضى بنفسيكمـا |
| Büyükşehirde yaptığınız bu karışıklığı düzeltmekle başlayabilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيع البدء بتنظيف تلك الفوضى التي صنعتها في البهو. |
| Sorun şu ki bu karışıklığı düzeltmek için onunla konuşamıyoruz. | Open Subtitles | المشكلـة إننا لا نستطيع أن نكلمه لترتيب هذه الفوضى |
| Senin ayrıldığın gece ortaya çıkıp karışıklığı giderdiler. | Open Subtitles | بعد أن هربتِ في تلك الليلة، جاءوا وأزالوا آثار الفوضى. |
| Senin ayrıldığın gece ortaya çıkıp karışıklığı giderdiler. | Open Subtitles | بعد أن هربتِ في تلك الليلة، جاءوا وأزالوا آثار الفوضى. |
| Burayı ve kafamı kötü düşüncelerle dolduran karışıklığı temizlemeye karar verdim. | Open Subtitles | لقد قررت تنضيف المكان وهذه الفوضى التى كانت تبعث الأفكار السيئة بعقلى |
| Bu karışıklığı temizleyinceye kadar. Neden çok sinirli olduğunu anlamıyorum. | Open Subtitles | الوقت الذي يتطلبه الأمر لتنظيف هذه الفوضى |
| Bilmem farkında mısın,senin yarattığın karışıklığı temizlemek için burda canımız dişimizde uğraşıyoruz. | Open Subtitles | تعلمين,نحن جميعاً نحاول جاهدين إنقاذ هذه الشركة من براثن الفوضى التي تسببتِ بها |
| Yeni Şef'e bu karışıklığı açıklamamda yardım edeceksin. | Open Subtitles | ستساعديني في توضيح هذه الفوضي لمدير الميناء الجديد |
| Kusma, zihin karışıklığı ve bilinç kaybı olup olmadığını izle, tamam mı? | Open Subtitles | إنتبهي من التقيّأ، التشويش وفقدان الوعي، حسنا؟ |
| Yaşadığın karışıklığı anladım. Ben hiçbir zaman yaptığın şeyde iyi olmadığını söylemedim. Olay, yaptığın şeyin, yapılmaya değer olmaması. | Open Subtitles | أنا أفهم الإرتباك ، أنا لم أقل أبداً أنك لست جيداً فيما تفعله ، أنه ما تفعله لايستحق أن تفعله |
| Geçen haftalar ve aylardan dolayı herhangi bir şüphe ve kafa karışıklığı oluşmaması için bu evliliğin tamamına erdiğini göreceğim. | Open Subtitles | الآن سوف أرى هذا الزواج يكتمل, لئلا يكون هناك أي شك, أي التباس, أسابيع أو أشهر لذلك. |
| Fizyolojisinde ki, karışıklığı arttırarak, gelişimi hızlandırdım. | Open Subtitles | سرعت النمو تزايد درجة تعقيد علم وظائف الاعضاء |
| Aslında, toplumsal gelişimin bozulmasında ergenlik ve yaşlılığın çarpıcı biçimde benzer olduğunu görüyoruz çünkü ikisi de kimlik karışıklığı dönemleri. | TED | نحن نرى في الواقع، في انهيار التنمية الاجتماعية، أن المراهقة والشيخوخة تتشابهان بشكل ملفت للانتباه، فكلاهما فترتان من ارتباك الهوية. |
| Kafa karışıklığı, kısa süreli hafıza kaybı soruları cevaplamakta zorluk. | Open Subtitles | الارتباك ،فقدان الذاكرة على المدى القصير، صعوبة الإجابة على الأسئلة. |
| Cinsiyet kavramı konusunda bazı kafalar karışık. Bu karışıklığı benzeşimle açıklayacağım. | TED | هناك بعض الالتباس حول مصطلح الجندر. وفي الواقع، اسمحوا لي أن أوضح ذلك الارتباك عن طريق التشبيه. |
| Hafızanız tam olarak yerine gelene kadar birkaç saatliğine de olsa kafa karışıklığı yaşayabilirsiniz. | Open Subtitles | ستعاني من بعض التشوش لبضعة ساعات، بينما تعيد ذكرياتك تكوينها. |