| Sadece karım için değil, akrabalarıyla beraber gömülmek isteyen bütün Trevento'lular için de istedim bunu. | Open Subtitles | ليس لزوجتي فقط ولكن للجميع سكان ترافينتو الذي يريدون أن يدفنو حيث يرقد أجدادهم. |
| Sevgili karım için sürpriz bir gece planladım. | Open Subtitles | إنظر عندي مساء مفاجئ خطّط لزوجتي الرائعة |
| Asıl söylemek istediğim, istediğim yatıştırıcılar karım için değildi. Benim içindi. | Open Subtitles | الخلاصة هي, الحبوب المهدئة التي طلبتها منكِ لم تكن لزوجتي بل لي. |
| karım için yapacağım son şeyin asla bu olacağını düşünmezdim. | Open Subtitles | تلك هي الأشياء الأخيرة التي سأفعلها من أجل زوجتي |
| Onun için minnettarım. Harika karım için, güzel kızım için minnettarım. | Open Subtitles | أنا ممتن له، ممتن لزوجتى الرائعة، لابنتى الجميلة |
| - Bunlar karım için. | Open Subtitles | إنهم لزوجتِي نعم |
| Artık her şeyi değiştirdim, karım için zaman ayırıyorum. | Open Subtitles | , سأقوم بالأمور بطريقة مختلقة أوجد بعض الوقت لزوجتي |
| Azıcık yardımına ihtiyacı olan karım için büyük şanssızlık olacak. | Open Subtitles | هذا سيكون حظأً سيئاً بالنسبة لزوجتي والتي تحتاج إلى بعض مساعدتك |
| Bu sefer kadehimi güzel karım için kaldırmak istiyorum. | Open Subtitles | في هذا الوقت ، أرغب بأن أقوم بنخب لزوجتي الجميلة |
| Bugün evden, karım için 50 oy toplamaya çıktım. | Open Subtitles | لقد غادرت المنزل اليوم لأحضر 50 صوتا لزوجتي |
| Korkunç karım için bir park alanı alıyorum. | Open Subtitles | انني أشتري مكاناً لإيقاف السيارة لزوجتي الفظيعة |
| Hayır, korkunç karım için park alanını alıyorum. | Open Subtitles | لا ، انني أشتري مكاناً لإيقاف السيارة لزوجتي الفظيعة |
| Gözlük, karım için güzel bir hediye bul. | Open Subtitles | أيتها النظارات، أعثر لي على هدية قيّمة لزوجتي. |
| Bu yüzden lütfen kadehlerinizi kaldırıp güzeller güzeli karım için şarkı söyleyin! | Open Subtitles | لذا , من فضلكم ارفعوا كؤوسكم وغنوا لزوجتي الجميلة |
| Eski karım için çok iyi aslında, | Open Subtitles | رائعة في الواقع بالنسبة لزوجتي السابقة على أي حال |
| Ama yaptığım her şey ölen karım için. | Open Subtitles | لكن كل ما فعلته كان من أجل زوجتي المُتوفية |
| Kitap için aramıyorsun, karım için arıyorsun! | Open Subtitles | انت لست متصلا من أجل الكتاب ، انت تتصل من أجل زوجتي . |
| Ve ben de karım için herkesi öldürüyorum. | Open Subtitles | وأنا كنتُ أقتل الجميع من أجل زوجتي. |
| Ben size benzemem çocuklar. Bunlar karım için. | Open Subtitles | أنا لست مثلكم يا رفاق هذه الزهور لزوجتى |
| İki tane de karım için. | Open Subtitles | وإثنان أخرى لزوجتِي |
| Lütfen karım için bu elbiseyi bitirmeme izin ver. | Open Subtitles | ...أرجوك ...دعني أنهي هذه الملابس ...لأجل زوجتي |
| - Emniyette olduğumu biliyorum. Sadece karım için endişeleniyorum. | Open Subtitles | ـ دقيقتين ـ أنني أعرف إنني بإمان، ولكنني قلق علي زوجتي |