| O karşı koydu. Sen ısrar ettin. Ya sonra? | Open Subtitles | هو قاوم و أنت أصريتِ,ماذا بعدها؟ |
| Bir şekilde benim vücudum enfeksiyona karşı koydu. | Open Subtitles | بطريقه ما جسدى قاوم هذه العدوى |
| Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı bana karşı koydu. | Open Subtitles | لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني |
| Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı bana karşı koydu. | Open Subtitles | لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني |
| Kafasına vurmak istedin çünkü kız tacizi engellemek için sana karşı koydu değil mi? | Open Subtitles | هل حطمت رأسها عن عمد لأنها قاومت التحرش؟ |
| Bu doğru mu Choi Ji Young'a vurdun çünkü sana karşı koydu. | Open Subtitles | هل صحيح بأنك ضربت رأس تشوي جي يونغ الي قاومت بالطوب؟ |
| "Utanca karşı koydu Şeytan iyiliğin ne kadar kötü olduğunu hissetti. | Open Subtitles | ساريك مقاومة الشيطان وستشعر كم هو امر مريع جميل هذا |
| Fransız tarla sahipleri karşı koydu. | Open Subtitles | قاوم ملاك المزارع الفرنسيين |
| İsa, Şeytan'ın kışkırtmalarına karşı koydu ve görevine başlamak için hazır oldu. | Open Subtitles | قاوم (يسوع) اغراءات الشيطان واستعد لبدء مهمته |
| - Sana karşı koydu. | Open Subtitles | لقد قاوم فى المقابل |
| Tutuklamaya karşı koydu mu? | Open Subtitles | إذاً، هل قاوم الإعتقال ؟ |
| - Hiç karşı koydu mu? | Open Subtitles | هل قاوم على الإطلاق؟ |
| - Tutuklamaya karşı koydu. | Open Subtitles | -لقد قاوم الإعتقال |
| Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı bana karşı koydu. | Open Subtitles | لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني |
| Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı bana karşı koydu. | Open Subtitles | لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني |
| Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı bana karşı koydu. | Open Subtitles | لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني |
| Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı bana karşı koydu. | Open Subtitles | لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني |
| Belki karşı koydu. Her halükârda Brass'i aramalıyız. | Open Subtitles | ربما قاومت على أي حال علينا إبلاغ (براس) |
| karşı koydu ha? | Open Subtitles | لقد قاومت, صحيح؟ |
| karşı koydu ve cezalandırıldı. | Open Subtitles | و التي قاومت و عوقبت لذلك |
| "Utanca karşı koydu şeytan,... iyiliğin ne kadar kötü olduğunu hissetti, | Open Subtitles | ساريك مقاومة الشيطان وستشعر كم هو امر مريع جميل هذا |