| Hayır, hayır, biliyorum, ama bir tane... karafatma vardı. | Open Subtitles | لا، لا، أنا أعلم .. لكن كان هناك صرصور لقد زحف تحت فراشه |
| Nazik, çok tatlı biridir. - karafatma bile öldüremez. - Öyleyse niye kovdun? | Open Subtitles | فهي لطيفة جداً ولا يسعها قتل صرصور ولِمَ طردتِها؟ |
| Bayanlar tuvaletinde karafatma var. Öldürme sırası sende. | Open Subtitles | هناك صرصور في حمام السيدات إنه دورك لتقتله |
| Sizi beklerken, bu kadar bir karafatma ayakkabımı çalmaya kalktı. | Open Subtitles | أثناء انتظاري، حاول صرصور بهذا الحجم سرقة حذائي |
| Mutfakta karafatma varsa onu nasıl temizlersin? | Open Subtitles | أيها المحقق, إذا دخل صرصور إلى مطبخك فهل تعامله بمحبة أو تدوس عليه؟ ...هذا كل ما أقوم به |
| karafatma bile öldüremiyordu. | Open Subtitles | لأنه لا يسعها قتل صرصور |
| karafatma! karafatma! karafatma! | Open Subtitles | صرصور، صرصور، صرصور |