| İyi biriyle mi yoksa kötü biriyle mi oturduğuma karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أقرر عما إذا كنت أجلس مع رجل صالح أم لا |
| Maalesef, ben hâlâ onunla nasıl bir ilişki istediğime karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | للاسف .. مازالت أحاول أن أقرر مانوع العلاقة معها التي أرغب بها؟ |
| Şu anda duvarları yumurta kabuğu rengine mi yoksa yumuşak mavi rengine mi boyamaya karar vermeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | و أنا نبدا كارولين حياة جديدة كاملة معاً. في الوقت الحالي، نحن نحاول أن نقرر |
| Ve kadın... ayak uçları üzerinde, buna cesaret edip edemeyeceğine karar vermeye çalışıyor. | Open Subtitles | والمرأة .. تقف على أطراف أصابعها تحاول أن تقرر إن كان لديها القدرة على ذلك |
| Ve şimdi bana yalan mı yerse karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | والآن انا أحاول أن اقرر ما إذا كان يكذب علي |
| Benim için en zor olanı, sana neyi anlatıp neyi anlatmayacağıma karar vermeye çalışmak. | Open Subtitles | أصعب شيء بالنسبة لي هو اتخاذ قرار حول ما أخبرك عنه ، وما لا أخبرك عنه |
| Ve aklımızın bir kenarında, her ihtimale karşı kimi yiyeceğimize, karar vermeye zorlar bizi. - Annie'yi, değil mi? | Open Subtitles | مجبرة على إتخاذ قرار يمن سنأكل أولاً، إذا إحتجنا لذلك |
| Sanki zihninizde bir komite toplantısı varmış da, karar vermeye çalışıyormuş gibi. | TED | الأمر كما لو أن إجتماع لجنة يجري في دماغك كما لو أنك تحاول أخذ قرار. |
| Büyük aptal mı yoksa büyük bir bilge mi olduğuna, ...karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أقرر إن كنت أنت أحكم الحكماء أم أغبى الأغبياء |
| Benim için en zor olan şey sana ne söyleyip söylemeyeceğime karar vermeye çalışmak. | Open Subtitles | الأصعب بالنسبة إليّ هو أن أقرر ما يجب أن أخبرك به وما يجب ألاّ أخبرك به |
| Evet, hangi ayakkabıyı giyineceğime karar vermeye çalışıyordum. | Open Subtitles | نعم، كُنْتُ فقط أُحاولُ أن أقرر أي حذاء سألبس |
| Ama aynı zamanda nasıl bir insan olacağıma da karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لكني أيضاً أحاول أن أقرر أي نوع من الأشخاص أنا. |
| Sadece deli olup olmadığıma karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أقرر ما إذا كنت مريضا نفسياً أم لا. |
| Yarın bir şeyler içmeye mi gidelim yoksa bugün yemek mi yiyelim karar vermeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | كنت نحاول أن نقرر ما إذا كنا سنتناول المشروبات غداً أو الغداء اليوم |
| Ne yapıp yapmayacağına karar vermeye çalışıyor. | Open Subtitles | إنها تحاول أن تقرر ما إن كانت ستذهب أم لا |
| Kendi yazımı kendim mi bloglamalıyım karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | احاول أن اقرر ما إذا كان يجب أن انشر مقالتي بنفسي |
| Gift, öyle karar vermeye, nasıl cesaret ediyorsun? | Open Subtitles | جيفت .. كيف تجرئت علي اتخاذ قرار غبي كهذا ؟ |
| Psikiyatrist olarak konuşmam gerekirse onları böyle bir karar vermeye zorlamadan önce bunun doğru olduğundan emin olmalıyız. | Open Subtitles | من منطلق أخصائي نفسي أقترح أن يتم التأكد من صحة ذلك تماماً قبل إجبارهم على إتخاذ قرار |
| Linki koyabilen bir kişi ve diğer bir kişi var ...sonunda, ona tıklanıp, tıplanmadığına karar vermeye çalışıyor. | TED | لا يوجد شخص واحد يجهز الرابط، ولا يوجد شخص آخر في الطرف الآخر يحاول أخذ قرار هل يضغط على أم لا. |
| Hayır.Hayır. Ben bu tür bir karar vermeye yetkili değilim. | Open Subtitles | لا , لا , أنا لست مخول لإتخاذ اي قرارا |
| Benim için en iyi olana karar vermeye kalkıştın. | Open Subtitles | لقد افترضتِ قدرتك على أن تُقرري ما هو الأفضل لي |
| Sevdiğinize veya nefret ettiğinize karar vermeye. | TED | وتواقون لتقرير إن كنتم تحبونه أو تكرهونه. |
| Hanginizin daha beceriksiz yalancı olduğuna karar vermeye çalışıyorum. O mu sen mi? | Open Subtitles | أوَتعرفان، أحاول أن أقرّر من هو أسوأ كاذب، هو أم أنتَ |
| Vişneli soda mı zencefilli gazoz mu alsam karar vermeye çalışıyordum, en iyisi | Open Subtitles | أحاول الاختيار بين صودا الكرز والبيرة, تعرفين ماذا؟ |
| Bunun inanılmaz cesurca mı yoksa aptalca mı olduğuna karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | انا احاول ان اقرر هل هى كانت شجاعة مذهلة ام حماقة مذهلة |