| Hayır efendim; zira, birincisi, biz kampanyamızı sorunlar üzerine kuracağız, kişilikler üzerine değil. | Open Subtitles | كلا, سيدي, لأننا أولاً سنرد على هذه الحملة متعاملين مع القضايا , لا مع الشخصيات |
| Adder Partisi olarak, kampanyamızı kişilikler üzerine değil sorunlar üzerine kurduk. | Open Subtitles | حسناً, نحن في حزب الثعبان سنواجه الحملة مستندين إلى القضايا, لا الشخصيات. |
| Kendi kişiliği içinde yaratmış olduğu iki ve daha çok kişilikler arasında kalabiliyor. | Open Subtitles | لذلك السبب تُخلق اثنتين أو أكثر من الشخصيات مع ذكريات متمايزة و سلوك متمايز مقلد في نفس الفرد |
| Ben en az on tanesinde kayıtlıyım. Farklı kişilikler deneyebiliyorsun. | Open Subtitles | أنا في عشرة مواقع على الأقل يجب أن تجربي شخصيات مختلفة |
| Tam, bütün, eksiksiz kişilikler kafasına tıkıştı kaldı. | Open Subtitles | شخصيات كاملة كلياً جميعها دخلت إليه فى لحظة واحدة |
| Çok fazla veri var. Ayrıca tam kişilikler de var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الوحدات هنا وهناك الكثير من الشخصيات |
| Son altı aydır ona yüklediğin tüm kişilikler hâlâ orada. | Open Subtitles | كل الشخصيات المدمغة بها خلال الست أشهر الماضية لا تزال موجودة |
| Bölünmüş kişilikler gibi mi? | Open Subtitles | مع خلل الشخصية الفصامية كأنقسام الشخصيات ؟ |
| Yani çoklu kişilikler üzerinde çoklu arama yapmamı istiyorsun. | Open Subtitles | لذا تريدنى ان اقوم بعدة ابحاث عن الشخصيات المتعددة ؟ |
| Sahip olduğumu söylediğiniz bu diğer kişilikler nerede onlar? | Open Subtitles | تلك الشخصيات التي من المفروض انني املكها اين هي؟ |
| Savaş planları, silah üretimi, siyasi kişilikler, sınır savunmaları. | Open Subtitles | خطط الحرب، وإنتاج الأسلحة، الشخصيات السياسية، |
| Aynen öyle! Neden bütün kişilikler ortaya çıkıyor ve sonra kayboluyor? | Open Subtitles | بالضبط ، لما خرجت كل الشخصيات دفعة واحدة ؟ |
| Yumuşak- hisler, duygular, insanlar arası ilişkiler, özellikler, kişilikler. | TED | المرنة -- المشاعر، العواطف، العلاقات الشخصية، الصفات، الشخصيات. |
| Karşımızda A tipi kişilikler var. Başkan Yardımcısı Lehman Brothers (2003-2007) | Open Subtitles | أننا نتعامل مع شخصيات من الطراز (أ) و هذه الشخصيات تعرف كل شئ فى العالم |
| Sakatlıkar, zor kişilikler... | Open Subtitles | ... وإصابات ... ...الشخصيات الصعبة... |
| Belki de kişilikler, benim Sybil'i derindeki tehlikeli yere indirmemi durdurmak için bir araya geldiler. | Open Subtitles | رُبّما تكون الشخصيات الأُخرى قد اِتحدّت لمنعى من اقتياد (سيبيل)... إلى أخطر الأماكن على الاطلاق. |
| Bir beyinde çok farklı kişilikler olabilir. | Open Subtitles | هناك عدة شخصيات مختلفة ويمكن أن تتواجد في عقلٍ واحد |
| Sadece sansasyonel değil, ilginç tarihi kişilikler de var orada. | Open Subtitles | هناك شخصيات تاريخية مثيرة للإهتمام لرؤيتهاوليسفقطالأشياءالمدهشة. |
| Baş edecek yeterli donanıma sahip olmadığımız bir olay meydana geldiğinde zihin ek kişilikler yaratma yeteneğine sahiptir. | Open Subtitles | عندما يقع حادث ما لا نشعر بجاهزية التعامل معه والعقل لديه قدرة على اختراق شخصيات اضافية |
| Bunlar gerçek kişilikler. | TED | وهي حيوانات تملك شخصيات حقيقية. |