| Güvenli bir şekilde kilitlemiştim, ne büyük felaket! | Open Subtitles | لقد أغلقته جيداً يالها من كارثة |
| (Gülüşmeler) 1,5 yaşındaki çocuğum banyo kapısına vuruyordu -- bilirsiniz işte, kendimi içeri kilitlemiştim -- (Gülüşmeler) ağlıyordum, gözyaşları yüzümden aşağı akıyordu. | TED | (ضحك) وإبني ذو العام ونصف يقرع بشدة على باب الحمام -لأنني أغلقته على نفسي، كما تعلمون- (ضحك) يبكي، وتنهمر الدموع على وجهه. |
| Kasayı bizzat kilitlemiştim. | Open Subtitles | . لقد أغلقته بنفسي |
| Tutuklandığımız zaman onu kilitlemiştim. | Open Subtitles | ذالك بسببي لقد أقفلت عليه عندما جمعونا |
| Bende olduğu süre boyunca, onu kasaya kilitlemiştim. | Open Subtitles | لقد أقفلت عليها فى صندوق محصن لمائةعام. |
| Kapıyı kilitlemiştim! Dışarı çık! | Open Subtitles | لقد أوصدت الباب، إذهبي من هنا! |
| Bana eve gitmem gerektiğini söylediğinde deli gibi ağlamaya başlamıştım ve kendimi onun banyosuna kilitlemiştim. | Open Subtitles | عندما قال لي إذهبي للبيت، وشرعت بالبكاء بهستيرية وأغلقت على نفسي بالحمام |
| - Kapı açıktı. - Hayır, kilitlemiştim. | Open Subtitles | لقد كان الباب مفتوح - لا , لقد أغلقته - |
| Eminim kilitlemiştim. | Open Subtitles | أنا متأكده أننى أغلقته جيداً |
| Bir arka kapısı var. Hayır, onu kilitlemiştim. | Open Subtitles | هناك باب خلفي - لا لقد أغلقته - |
| Kendim kilitlemiştim. | Open Subtitles | لقد أقفلت على نفسي |
| Kapıyı kilitlemiştim. | Open Subtitles | أقفلت ذلك الباب |
| - kilitlemiştim anne. | Open Subtitles | لكني أقفلت عليه |
| Kapıyı kilitlemiştim! | Open Subtitles | لقد أوصدت الباب! |
| Sana ilaç verip,kapıyı da kilitlemiştim. | Open Subtitles | لقد سحبتكِ وأغلقت عليكِ. |