| Suçlu iadesi olmayan ülkelere giden 5 kişinin kimliklerini çaldığın bilgisi de elimizde. | Open Subtitles | كما أننا نعرف أنك سرقت هويات خمسة أشخاص متوجهين لدول لا تسلم المجرمين |
| Burada ana fikir, robotların yakınındakilerin kimliklerini bilmemesi. | TED | الفكرة الرئيسية هنا أن الروبوتات تُنكر هويات جيرانها. |
| Muhtemelen sadece kullan at telefonu geri istiyorlar böylece kimliklerini koruyabilirler. | Open Subtitles | ربما هم فقط يريدون استعادة الهاتف المؤقت لكي يستطيعون حماية هويتهم |
| Bu terim internetin görünmeyen karanlık tarafı için kullanılıyor. Suçlular burada kimliklerini gizleyerek ve izlenmeden faaliyet yapıyor. | TED | هذا المصطلح يُستخدم لوصف الجزء الخفي من شبكة الإنترنت، حيث يمكن للصوص الاشتغال دون الكشف عن هويتهم ودون أن يتم رصدهم. |
| Hayatları boyunca kendi kimliklerini bulmaya çalışmış birer birey onlar. | Open Subtitles | هما شخصان في الغالب عانيا طوال حياتهما لإيجاد هوية شخصية |
| Bu adamların kimliklerini araştırdın mı? | Open Subtitles | ممم.. هل تأكدت من صحة هوية هؤلاء الاشخاص؟ |
| Sorular için kusura bakmayın ama insanların kimliklerini saptamamız için bu gerekli. | Open Subtitles | آسف للأسئلة، علينا التأكد من الهويات. قالت أنها لا تعرف لقبها، وإختفوا والديها. |
| İkisi de oyuncu eskisiydi. kimliklerini saklama takıntıları vardı. | Open Subtitles | أنهم كانوا فنانين في الهروب، كلاهما لديهما هوّس بإخفاء هويّاتهم |
| Pekala dinleyin. Bu adamların kimliklerini tespit edin. Bu silahları çıkaralım buradan. | Open Subtitles | حسناً أحصل على هويات هؤلاء الأشخاص أخرج تلك الأسلحة من هنا. |
| Her patikaya ve kayak bölgesini gözden geçirin 160 kilometre çapında bölgede sürücülerin kimliklerini kontrol edin | Open Subtitles | فتشوا كل ممر، كل مأوى جبلى، و كل منحدر للتزلج. قوموا بتحريات عشوائية عن هويات السائقين فى دائرة نصف قطرها 160 كم. |
| Ama numarası bizde yok." * Mohammed Atta'nın Babası * 20 ve 27 Eylül'de, Mueller, CNN'de "hava korsanlarının kimliklerini kanıtlamak için yasal bir kanıt olmadığını" kabul etti. | Open Subtitles | فى 20 و 27 سبتمبر، أعترف مولر على السى إن إنِ بأنه لا يوجد برهان قانونى لإثبات هويات المختطفين |
| Geçen sene gibi, yeni kimliklerini aldıklarında veda bile etmeden kavgalardan kaçtılar. | Open Subtitles | مثل العام الماضي عندما حصلوا على هويات جديدة ليبتعدوا عن القتال من دون الكثير من الوداع |
| - Gelenlerin kimliklerini öğreneceksiniz. - Zaten biliyorum. | Open Subtitles | ستكشف له هوية الدخلاء أنا أعلم هويتهم بالفعل |
| Sorgu yargıcı kimliklerini tespit edince haber verilecek. | Open Subtitles | حالما يتأكد الطبيب الشرعي من هويتهم سيتم إعلام عائلاتهم |
| Süper hanımlar gizli kimliklerini anlatmaya bayılır. | Open Subtitles | الفتيات الخارقات، يحاولون دائما الكشف لك عن هويتهم |
| O da benim gibi bizi yok etmeye çalışanların kimliklerini öğrenmeyi umduysa, ben, adli delil olabilecek bu tanımlanamayan mikroorganizmanın keşfi ile bunu gerçekleştirdim. | Open Subtitles | إذا أمل, كما فعلت, أن يتعلم هوية هؤلاء الذين رأوا بتدميرنا, كان لدي, مع اكتشاف المخلوق الميكروسكوبي الغير معرف, |
| Bynarr misafirlerin kimliklerini öğrenmek için 1 günü olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | باينار قال أن لديه يوم واحد لمعرفة هوية الدخلاء و إرسال تقريره |
| Gömme kayıtlarıyla, kimliklerini kolayca tespit edebiliriz. | Open Subtitles | مع سجل الدفن, الهويات لابد أن تكون واضحة |
| Onların kimliklerini doğrulayacağımızı söyle. | Open Subtitles | أخبرهم أننا سنذهب لنتحقق من هويّاتهم فحسب. |
| kimliklerini gizliyorlardı bu yüzden tüm iletişimi elektronik olarak yürüttüler. | Open Subtitles | الهوية كان تثير قليلاَ لذلك تعاملوا مع كل الاتصالات الكترونياَ |
| Öğrencilerimiz sınıflarımıza girdiğinde kimliklerini de getiriyorlar. | TED | عندما يدخل طلابنا إلى الفصول الدراسية، يحضرون هوياتهم معهم. |
| Belki kimliklerini belirlememize yardım edersiniz. Hepsi beyaz ve esir. | Open Subtitles | يمكنك مساعدتنا في تحديد هوياتهن كلهن من الأسرى البيض |
| Görüntü olmadığı için tüm bu izleyicilerin kimliklerini alıp herkesi sorgulamalıyız. | Open Subtitles | من دون فيديو، سوف نحتاج إلى هويّات كلّ هؤلاءِ المُتفرّجين، ومقابلات كاملة مع الجميع. |
| Onları canlı canlı yakıp, üniformalarını ve kimliklerini kullanmış. | Open Subtitles | دفنهم احياء... وإستخدم ملابسهم الرسمية وهوياتهم |
| Onun yada korumalarının kimliklerini henüz tespit edemedik... üzerlerinde kimlikleri yoktu. | Open Subtitles | لم نتعرف علي هويته بعد او حراسه لانهم لا يحملون هويه |
| Ama o zamana kadar, ekiptekilerin kimliklerini tespit etmeliyiz. | Open Subtitles | , لكن حتّى ذلك الوقت علينا أن نحدد المتورطين |
| Gerçek kimliklerini saklamak zorunda kalan fazladan yanlız süper kahramanlar. | Open Subtitles | نعم ، العديد من الأبطال الوحيدين الذين يحاولون أن يخفوا حقيقتهم |