| Ya da onları, kendi kirli işlerini yaptırmak üzere beslersin, siyasi olarak, epey bir yol aldığın esnada. | Open Subtitles | أو يمكنك تمويلهم و تسمح لهم بالقيام بعملك القذر لك بينما أنت في أعلى مكان سياسياً |
| kirli işlerini yaptırmak için devamlı başkalarını kullanıyorsun. | Open Subtitles | دوماً ما تتلاعب بشخصٍ آخر للقيام بعملك القذر. |
| kirli işlerini yaptırmak için eski bir askere şantaj yaptın. | Open Subtitles | لقد قمت بإبتزاز عسكري مخابراتي سابق من أجل المشاركة في عملك القذر. |
| kirli işlerini yaptırmak için kaçakları ve katilleri kullanmanı robotlar yapıp, sırlar saklamanı diyorum. | Open Subtitles | أقصد استعمال هاربين من القانون و قتلة ﻹتمام عملك القذر بناء آليين كتم أسرار عني؟ |
| Kasap kirli işlerini burada hâllediyormuş. | Open Subtitles | إذاً، كان يجري السفّاح عمله القذر بهذا المكان |
| kirli işlerini kendisi yerine yapacak başkaları var. | Open Subtitles | لديه أشخاص آخرين لينفذوا عمله القذر من أجله |
| Ondan sonra da, senin kirli işlerini yaparlar. | Open Subtitles | بعد ذلك، يفعلون الأعمال القذرة بالنيابة عنك. |
| -Rus'ların kirli işlerini yapmak bizim görevimiz değil. | Open Subtitles | ليس من واجباتنا القيام بالأعمال القذرة لروسيا |
| kirli işlerini yapması için sokak haydudu tutacak birine benziyor muyum? | Open Subtitles | هل أبدو كرجل يقوم بتوظيف أوغاد من الشوارع للقيام بعمله القذر ؟ |
| Bence kirli işlerini yapması için birkaç uçan maymun tuttu. | Open Subtitles | اعتقد انها استاجرت احد المتشردين للقيام بعملها القذر |
| Bir değişiklik olarak kendi kirli işlerini kendin yapmanı görmek çok güzel. | Open Subtitles | من اللّطيف رُؤيتك تقومين بعملك القذر الخاص للتغيير |
| Yani düğün organizatörünü kirli işlerini yapsın diye mi saldın üzerime? | Open Subtitles | لذا قد أرسلتى مُنظم زفافك ليقوم بعملك القذر ؟ |
| Bana kirli işlerini yaptırıp diğerleri gibi kenara attın! | Open Subtitles | لقد جعلتني أقوم بعملك القذر وبعد ذلك ، قمت برميي بعيدا كبقيتهم |
| Küçük kirli işlerini ona bırakabileceğin biri. | Open Subtitles | شخص ما تستطيع تسليم ... عملك القذر إليه. |
| Onu kirli işlerini yapmaya zorladın. | Open Subtitles | لقد طلبتَ منه إنهاء عملك القذر. |
| - Bill Hayden kirli işlerini yaptırmak için bir bayan öğretmen tutuyor. | Open Subtitles | يحصل "بيل هايدن" على - معلمة تعمل عنه عمله القذر |
| - Hayır, kirli işlerini kendi yapmaz o. | Open Subtitles | -لا، إنه لا يفعل عمله القذر |
| kirli işlerini yapmayacağım artık. | Open Subtitles | لا محالة، حسنا؟ لقد سئمت من تلك الأعمال القذرة |
| Yoksa onlar mı bitirecek senin kirli işlerini? | Open Subtitles | أو ستترك لهم الأعمال القذرة ؟ |
| kirli işlerini hep aşçılara yaptırdın. | Open Subtitles | طالما كان لديكِ طهاة يقوموا بالأعمال القذرة. |
| Gerçek bir alfa kirli işlerini başkalarına yaptırmaz. | Open Subtitles | - الالفا الحقيقي لايدع الاخرين يقوموا بعمله القذر من اجله |
| Ve bir de zavallı Tucker'a kendi kirli işlerini yaptırdı. | Open Subtitles | لقد جعلت تاكر يقوم بعملها القذر |