| Parsons kuklabazların tüm sırlarını ortaya çıkaracak bir kitap yazıyormuş. | Open Subtitles | تبين معنا أن بارسنز كان يكتب كتاباً يكشف كل أسرار التكلم من البطن |
| Virginia hakkında bir kitap yazıyormuş. | Open Subtitles | إنّه يكتب كتاباً عن بلدة صغيرة في (فيرجينيا). |
| Virginia hakkında bir kitap yazıyormuş. | Open Subtitles | إنّه يكتب كتاباً عن بلدة صغيرة في (فيرجينيا) |
| Marge, kız arkadaşı bir kitap yazıyormuş. | Open Subtitles | مارج , فتاة شابة من المفترض أنها تقوم بكاتبة كتاب ما |
| Marge, kız arkadaşı bir kitap yazıyormuş. | Open Subtitles | مارج , فتاة شابة من المفترض أنها تقوم بكاتبة كتاب ما |
| Margaret kitap yazıyormuş. | Open Subtitles | "مارجريت" كانت تكتب كتاباً. |
| Sully hakkında kitap yazıyormuş. | Open Subtitles | - إنها تكتب كتاباً عن (سولي) |