| Bir yunusun yüzmesini, bir kedinin koşmasını veya etrafta zıplamasını düşünürseniz veya biz insanlar olarak bile koşarken veya tenis oynarken şaşırtıcı şeyler yapıyoruz. | TED | إذا فكرت في دلفين يسبح أو قط يجري أو يقفز، أو حتى نحن البشر، عندما تركض أو تلعب التنس، نحن نقوم بأشياء عظيمة. |
| Kendisini gece çıplak bir şekilde otoyolda koşarken görüyordu. | Open Subtitles | رأت نفسها تركض في الليل عارية على الطريق العام |
| Owen Reid Birinci Bulvar'da koşarken Norimaku'da mola vermediyse tabii. | Open Subtitles | بينما يركض على الجادة الأولى هلا تأتوا هنا للحظة ؟ |
| Sen Paige Finney'nin peşinde koşarken o burada bana yardım ediyordu. | Open Subtitles | بينما أنت كنت في الخارج تجري وراء بايج فيني اللعنة عليك |
| Aşağı inerken, ...koşarken. | Open Subtitles | . أخبرينا , لقد كان عندما كُنت أركض بإتجاه المنُحدر . عندما كُنت أركض |
| Holden aşağıya doğru koşarken oldukça iyi koşuyordun evlat. | Open Subtitles | ذلك كَانَ بَعْض الركض السريعِ أنت عَمِلتَ أسفل القاعةِ،إبني. |
| Burada da yazın ortasında arka bahçede koşarken. | TED | هذا أنا أجري في الحديقة الخلفية منتصف الصيف |
| Beden eğitimi dersinde 1 mil koşarken iyi giderdi. | Open Subtitles | جميل. سيكون ذلك مثير للإهتمام في الصالة الرياضية عندما يجب علي ركض الميل. |
| Tarlalardan geçerken, nehir kenarında koşarken, her zaman koşarken. | Open Subtitles | تركض عبر الحقول تركض عبر مجاري الأنهار دائما تركض |
| Seni Amsterdam Bulvarından aşağıya doğru koşarken gördüm 100 kiloluk motorlu arabanı tek elle taşıyordun. | Open Subtitles | رأيتك تركض في شارع آمستردام رافعاً تلك العربة التي تزن 200 رطلاً بيد واحدة. |
| Yüzüne gülüyor ama sen gider gitmez sesinin yaralı bir ineğe benzediğini ve koşarken yanaklarının arasında kalem tutmaya çalışır gibi göründüğünü söylüyor. | Open Subtitles | بالطبع تكلمك بلسان معسول لكن بمجرد أن تخرج تقول أن صوتك كصوت بقرة جريحة أو حين تركض تبدو وكأن ثمة قلم بين فلقتي قفاك |
| Bir çok kez, onu dondurma kamyonunun arkasında iç çamaşırlarıyla... caddenin ortasında koşarken gördüm. | Open Subtitles | أكثر من مرة رأيته يركض بثوبه الداخلي وراء عربة الأيس كريم. |
| Sadece beyzbol oynuyordu. İkinci kaleye koşarken oldu. | Open Subtitles | كان فقط يلعب البيسبول يركض للتثنية على القاعدة |
| Geçen yıl koşarken görmüştüm seni. Bambaşka bir ligdeydin. | Open Subtitles | رأيتك تجري السنه الماضيه لقد كنت في مستوى آخر |
| Sonra, ben, O koşarken saçının sağa sola sallanmasını çok severim. | Open Subtitles | أنا شخصياًً احب عندما تجري وشعرها يتأرجح من جانب لآخر |
| Çatıda ben sana koşarken sen de böyleydin. | Open Subtitles | هل تذكر .. ؟ عندما كنت أركض ناحيتك على السطح |
| Ben tepeye çıkarken ve aşağı göle koşarken | Open Subtitles | عندما أركض على التلّ وأهبط بعدها إلى البحيرة |
| Ben, koşu antrenmanlarında koşarken bir yandan da yumruk sallardım. | Open Subtitles | عندما كنت أتدرب بالماضي كنت أرمي اللكمات خلال الركض |
| Ve ben dışarı koşarken, bütün o adamlar koşarak içeri giriyorlardı. | Open Subtitles | وعندما كنت أجري للخارج كل هؤلاء الرجال يجرون للداخل |
| Charles Baskerville'i ağaçlar arasında koşarken gören tanığı bulamadın mı? | Open Subtitles | الم تجدي الشاهد الذي رأى ركض تشارلز في الغابة؟ |
| Yaklaşık 1 metre boyunda bir Halfling'ken yarım metrelik asmalar arasında koşarken 2 metrelik bir canavarı yumruklamaya çalıştın mı ki hiç? | Open Subtitles | هل سبق و أن كان طولك 3 أقدام و ركضت بداخل أعشاب إرتفاعها قدمين أثناء محاولتك لكم وحوش طولها 7 أقدام ؟ |
| Biz, koşarken bedenimizi dimdik tutmaya yarayan büyük popo kaslarına sahibiz. | TED | كما لدينا عضلات مؤخرة كبيرة تجعلنا نحافظ على استقامتنا أثناء الجري. |
| Onları öyle, aletleri şortlarının içinde koşarken görünce onları istemesem bile çıplak hayal ediyorum. | Open Subtitles | عندما ارى الرجال تجرى هكذا وأشيائهم تتحرك بسراويلهم فاننى اتخيلهم دائما عراة حتى وان كنت لااريد ذلك |
| Bu, kertenkelenin çözümü. Duvardan yukarı ızlıca koşarken, çok büyük bir hızla parmaklarını duvardan adeta soyar gibi ayırıyorlar. | TED | وهذا هو حل الوزغة. إنهم في الواقع يقشرون أصابعهم من السطح، بسرعة عالية بينما يركضون إلى أعلى الحائط |
| Ve sahada koşarken... kafanızın içinden "Saints Come Marching ln"in güçlü bestesi geçsin. | Open Subtitles | وبينما تركضون حول الميدان إسمحوا للأنشودة القوية "ل" القديس يأتي سيراً |
| D'Amato'nun bu taktiği neden seçtiği merak konusu J-man koşarken kendi karar vermek istiyor. | Open Subtitles | تتساءلون لماذا يطلب داماتو هذه اللعبة.. بينما جي يحب اختيار.. موقعه اثناء ركضه |
| # Çiçekli Blitz'imizin Yollarında koşarken # | Open Subtitles | -بليتز) خاصتي يعيش عبر البحر)" " -بليتز) خاصتي يعيش عبر البحر)" " |
| koşarken bunları söyle. | Open Subtitles | أنت تقول أنه عند تشغيل! |