Bu savaştan gül gibi kokarak çıkan kişi olma konusunda kararlı olduğu için gizli parfümlerine başvurdu. | Open Subtitles | لذا فقد قامت بالغطس في ذخيرتها من العطور المحرّمة ..مصممة بأنه في هذه المعركة ستكون هي من سيخرج منها برائحة الورد |
Bir profesyonel müşterisini yanından asla kadın kokarak göndermez. | Open Subtitles | المحترفة لا تدع زبونها يغادر ورائحته ممتلئة برائحة امرأة |
Ginza'da olmak nasıldı bilmem ama biz asla işe alkol kokarak gelmeyiz. | Open Subtitles | لا اعرف ان لم تكن كذلك في غينزا لكن هنا نحن لا نحضر الى المكتب بهذه الرائحه النتنه ابدا |
Ginza'da olmak nasıldı bilmem ama biz asla işe alkol kokarak gelmeyiz. | Open Subtitles | لا اعرف ان لم تكن كذلك في غينزا لكن هنا نحن لا نحضر الى المكتب بهذه الرائحه النتنه ابدا |
Sonra günlerden bir gün işten sonra deri kokarak dükkana geldin ve bir kruvasan istedin. | Open Subtitles | وأنت أتيت في يوم ما ورائحتك كالجلود بعد أن عملت في متجرك طوال اليوم وطلبت كرواسون |
Böyle kokarak çok defa sevişeceksin. | Open Subtitles | كيف لك أن تمارس الجنس ورائحتك كهذه. |
Kimse size alman usulü krep yapmayacak, ya da sizi üstü sosis suyu kokusu ve soğan kokarak karşılamayacak, ya da monopoly oynarken hapisten çıkmanıza izin vermeyecek. | Open Subtitles | لن تجدوا من يصنع لكم كعك ألماني أو يرحب بكم في المنزل برائحة البصل والسجق أو يجعلكم تخرجون من السجن في لعبة بنك السعادة |
Her gece eve ucuz parfüm kokarak geliyor ama sen gıkını çıkarmıyorsun! | Open Subtitles | دائماً يعود إلى المنزل برائحة عطرٍ رخيصة، ولا تقولين له شيئاً |
Kokarca osuruğu gibi kokarak gittiğin için mi? | Open Subtitles | 'لانك ظهرت ورائحتك كظربان " |