| Büyük bir komploya kurban gittiğine ve benim de bunun başında olduğuma kendini öylesine inandırmış ki. | Open Subtitles | في الواقع هو مؤمن بكونه ضحية مؤامرة كبرى وبأنني قائد من نوع ما | 
| Korkarım sevgili kardeşim bir komploya kurban gitti. | Open Subtitles | أخشى أن أختى قد تكون ضحية مؤامرة | 
| - Saçmalamayın - O ölümcül bir komploya kurban gitti. | Open Subtitles | -لقد كان ضحية مؤامرة قاتلة | 
| Ama senin gerçeği bileceğini, komploya kurban gittiğini söylemiş. | Open Subtitles | لكنه قال إنك تعرف الحقيقة وأنه تم توريطه | 
| Nolan bana gelip o hapisteyken David Clarke ile aralarında bir bağ oluştuğunu söyledi ve babanın komploya kurban gittiğini düşünüyordu. | Open Subtitles | قصدني (نولان) وأخبرني أنه كوّن صداقة قوية مع (ديفيد) أثناء وجوده بالسجن، وأنه يعتقد أن والدك قد تم توريطه. | 
| En son, şirketi Global Go Tech Media ile Asya pazarına da giriş yapan Doria suçsuz olduğunu ve komploya kurban gittiğini iddia ediyor. | Open Subtitles | (دوريا)، الذي انطلق مؤخرا في السوق الآسيوية من خلال شركته "التقنية الاعلامية العالمية" يقرّ بالبراءة ويدعي أنه ضحية مؤامرة |