| Bu Cuma ki Noel yemeği hakkında konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | أردت التحدث معكِ بشأن عيد الميلاد هذه الجمعة |
| Bu harika. - Ben, ne yapıyorsun burada? - Seninle konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | بن ماذا تفعل هنا أنا أنا أردت التحدث معكي |
| Rol arkadaşınla sevişmen ile ilgili konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | أردت التحدث إليك بشأن مضاجعتك شريكة تمثيل |
| Torunumun ölümüyle ilgili biraz daha konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | أريد التحدث أكثر قليلاً بشأن وفاة حفيدتي |
| Evet, ben de bunun hakkında sizinle konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | أجل , ذلك نوع ما , ما أريد أن أتحدث به معك |
| Ben sadece onunla konuşmak istemiştim ama bazen ne kadar öfkeli biri olabileceğini sen de biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أردت أن أتحدث إليه فحسب ولكنك تعرفين كم هو وغد سريع الغضب |
| Ben de seni arıyordum. Seninle kaykaylar hakkında konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | كلا، كنت أبحث عنك أردت التكلم معك بشان الألواح |
| Seninle bu konuyu konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | هذا هو ما أردت التحدث اليك بشأنه نوعا ما |
| Seninle bir şey konuşmak istemiştim ama bekleyebilir. | Open Subtitles | أردت التحدث إليك في موضوع ما ولكن يمكن تأجيله |
| Köşede esmer bir kadın oturuyordu. Onunla konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | كان هناك امرأة سمراء تجلس بالركن أردت التحدث معها |
| - Böyle olmamalıydı, konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | لم يكن يفترض أن تجري الأمور هكذا، أردت التحدث |
| -Evet, Ned. Seninle konuşmak istemiştim. Ben... karar verdim ve... | Open Subtitles | لقد أردت التحدث إليك ، لقد قررت |
| Sizinle bir dakika konuşmak istemiştim mümkünse. | Open Subtitles | -أجل، صحيح أردت التحدث إليكِ للحظة، رجاءً |
| Seninle Spencer'ın mezarlıkta söyledikleri hakkında konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | أريد التحدث معك بخصوص ماقالته سبنسر في المقبره |
| İyi, aslında ben seninle konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | جيد , في الواقع انا نوع ٌما أريد التحدث معك |
| Sadece konuşmak istemiştim ama dışarıda bekleyeyim ben. | Open Subtitles | كنت أريد أن أتحدث معك لكن سأنتظرك بالخارج |
| Seninle konuşmak istemiştim... | Open Subtitles | أردت أن أتحدث اليك لم أقصد كسرها |
| Sadece bir merhaba demek ve arkadaşımla konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | ...أردت أن أقول مرحباً فحسب في الحقيقة , و أردت التكلم إلي صديقتي |
| Seninle kızının iyi yönlerini konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | حسناً، لقد أردتُ التحدّث معك حول خصائل الأب التي لديك. |
| Hayır ben sadece seninle konuşmak istemiştim çünkü diğer annelerle gerçek şeylerden konuşamıyorum. | Open Subtitles | انا فقط في الحقيقة اردت ان اتحدث معك لإنني لا اقدر على الحديث مع امهات اخريات عن امور حقيقية |
| Ben de ödül töreni için sizinle konuşmak istemiştim. Mutlaka geliriz. | Open Subtitles | لذا أردت أن أتكلم معكم حول مراسم التقديم. |
| - Evet. Şartları konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | نعم ، لهذا أردتُ أن أتحدث معك . لنناقش شروط السكن |
| Sus, sus. Bir şey konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | توقفي توقفي أردتُ التحدث معك حول شيء ما |
| Selam Deb, şu muhbirinle aranızdaki şey hakkında konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | (ديب)، أردتُ محادثتك بشأن علاقتك مع مخبرك السرّيّ |
| Bir süredir konuşamıyoruz ve seninle bazı şeyler hakkında konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | لم نتحدث منذ فترة.. و.. فقط أردت أن أتكلم معك.. |
| Leydi McKormick, sizinle Kyle hakkında konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | McKormick سيدة كنت آمل أن اتحدث معك عن كايل. |