| Gözünü ve kulağını dört açman ve bizimle iletişime geçmen bekleniyor. | Open Subtitles | من المتوقع أنكِ ستفتحين عينيكي و أذنك جيداً وتعاودين الإتصال بنا |
| kulağını kesmeye çok yaklaşmışsın. | Open Subtitles | أعتقد أنك على بُعد خطوة واحدة من إقتلاع أذنك |
| Gözlerimi kapatıp , hayatta kalmaya çalışıyorum, ve sonunda kaza ile kulağını kestim. | Open Subtitles | أحاول فقط أن أبقى حياً وعيناي مغمضتين وانتهيت عن غير قصد بقطع أذنه |
| Evet, kurbanın kulağını neredeyse koparan atış bulduğunuz tüfeğe uygun bir silahla yapılmış ama ölümcül vuruş 22 kalibreden gelmiş. | Open Subtitles | أجل والضحية كان يصاب في أذنه برصاصة عيار أكبر متوافق مع البندقية المكتشفة لكن الطلقة القاتلة جاءت من عيار 22 |
| Bir keresinde Teddy'nin kulağını sobaya yapıştırmış, az kalsın yakıyormuş. | Open Subtitles | في إحدى المرات وضع أذن تيدي فوق الموقد وأحرقها تقريباً |
| Onun kulağını kopartıp, şeker gibi emmek istiyorum. | Open Subtitles | أوه، أنا فقط أريد أن يعض أذنها قبالة واستخدامه بمثابة الحلوى مص. |
| İstersen kulağını karıştırdıktan sonra bana temizleme çubuğunu da göster. | Open Subtitles | أو وتريني عود تنظيف الأذن الخاص بك بعد استخدامك له |
| Bilmem. Sevdiği kız için kulağını kestiğini biliyorum. | Open Subtitles | انا لا اعلم ما اعلمه انه قطع اذنه من اجل فتاة احبها |
| Pocahontas, buffaloyu duymak için kulağını yere dayamalısın. | Open Subtitles | ما لم تضعين أذنك على الأرض فلن تسمعين صوت الجاموس قادم. |
| Bayan Pocahontas bizonun gelişini duymak istiyorsan kulağını yere yapıştırmalısın. | Open Subtitles | ما لم تضعين أذنك على الأرض فلن تسمعين صوت الجاموس قادم |
| Sanatçı mı olmak istiyorsun? kulağını kes ve sevgiline gönder. | Open Subtitles | هذه صناعة الموسيقا , إن أردت أن تصبحي مجرد فنانة قومي بقطع أذنك وأرسليها لحبيبك |
| Neyse ki çok sıcak değilmiş kulağını kaybetmen işten bile değildi. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنه لم تكن الحرارة مرتفعة وإلا كنت قد فقدت أذنك |
| Van Gogh'un, kulağını kesme kararını aldığı kafeyi gördüm. | Open Subtitles | رأيت المقهى الذي قرر فيه فان جوخ قطع أذنه |
| Bir odada Zasa ile berabersem, ne olur? kulağını ısırdım. | Open Subtitles | ماذا حدث انا كنت فى غرفة مع زاسا عضضته فى أذنه |
| Polisin yüzünü çizdi, kulağını kesti ve onu canlı canlı yakacaktı. | Open Subtitles | لقد شرح وجه الشرطي و قطع أذنه و كان على وشك حرقه حياً |
| Ben de itip kakacağın şapşalın tekiyim. Bir kulağını çek, bak nasıl cıyaklıyor. | Open Subtitles | وأنا مجرد مغفل أحب أن أتلقى الصفعات شد على أذن الخنزير وراقبه يئن |
| Neden öğrenci hemşirem bir adamın kulağını tuvalete atsın ki? | Open Subtitles | لماذا يقوموا طلبة التمريض بتهييج أذن الرجل تحت المرحاض؟ |
| Sonra arkasından daha hızlı çekmeye başlıyor. kulağını falan ısırıyor. | Open Subtitles | لذا بدأ بدفعها عنه، قام بعضّ أذنها أو شئ من هذا القبيل |
| Lamby'i alabilirsin ama diğer kulağını da ısırma. | Open Subtitles | يمكنك أخذ لعبتى ولكن لا تمضغ أذنها الأخرى |
| Önce bir ayak parmağını keserler... sonra bir parmağını, kulağını, burnunu. | Open Subtitles | أولاً يقطعون الأصبع الصغير بالقدم ثم جزء من أصبع اليد ثم جزء من الأذن والأنف |
| Acaba Dick benim için kulağını keser mi? | Open Subtitles | اتسال اذا كان ديك بامكانه قطع اذنه من اجلى |
| Senin görevin ona tatlı olduğunu ve kulağını temizlemesini söylemek. | Open Subtitles | عمـلك أن تقولي لـه أنه جميل و أن ينظف أذنيه |
| Tamam, sen gene de kulağını dört aç. | Open Subtitles | حسناً، فقط أبقِ أذنيك مفتوحتين أتريد من هذا؟ |
| Herkese kulağını ver, sesini verme. | Open Subtitles | اعطي اذنك لكل الناس ولكن لا تعطي الا القليل من صوتك |
| O altı yaşından beri kulağını kullanarak, beste yaptı. | Open Subtitles | لقد كان يعتمد على السمع و بدأ يألف النوتة عندما كان عمرة 6 سنوات |
| Ama birden bire kulağını deldireceğini söyleyerek herkesi hayretler içerisinde bıraktı. | Open Subtitles | لكنها فاجأت الجميع بقولها بانها ستثقب اذنها اتذكر كم كانت سعيده وقتها |
| kulağını garnitür olarak kesmek zorundayım. | Open Subtitles | يجب أن اقطع اذنيك كطبق الطعام |
| kulağını deldirmek istiyorsan, ben yaparım. | Open Subtitles | اذا أنت تُريدُ ان تخرم أذنَكَ أنا سأعمل لك |
| Ölümsüzlük için bir kulağını verir miydin? | Open Subtitles | أولستِ تأخذين أُذن من الخلود؟ |
| Bir de şu yönden bak. En azından kulağını kaybetmedin. | Open Subtitles | إنظري إليه بهذه الطريقة أنت على الأقل لم تخسري أذناً |