| Merhaba başkomiserim. Kurye firması kurbanın çantasında sadece bir paket olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت شركة الساعي أنّ الضحيّة كان لديه طرد واحد فقط في حقيبته، |
| Kurye sizin ajanı oraya götürüyor. Bu bir suçlama işi. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي يقود الساعي رجلكم إليه، هذه مكيدة. |
| Çünkü onu etkilemek istedim, ve bisikletli Kurye olarak bunu yapamazdım. | Open Subtitles | ،لأنني أردتُ بأن أُبهرها .وكوني ساعي بريد عالدراجة لن يفيّ بالغرض |
| Bu delil bir dizi-oldukça yüksek sayıda- ölümle,ve öldürülen bir Kurye tarafından Amerikan topraklarına taşınan bir biyotoksinle alakalı. | Open Subtitles | دليل يربط عدد من الوفيات, عدد كبير, بسم بيولوجي تم نقله عبر الأرض الأمريكية... بواسطة ساعي, وقد قتل أيضاً. |
| Henüz bir şey yok ama bisikletli Kurye konusunda şansımız yaver gitti. | Open Subtitles | كل ذلك هو لا يزال السوائل. ولكن وصلنا محظوظ مع الدراجة رسول. |
| Biz de senin Kurye servisin hakkında konuşuyorduk. | Open Subtitles | كنا نتحدث عن خدمات التوصيل التي تقدمينها |
| Kurye ya da postacı gibi üniformalı biri olabilir. | Open Subtitles | لذا قد يكون يرتدي زيا رسميا كرجل توصيل او ساعي بريد |
| Bu senin uyandırma kasedin ve bu da ofise Kurye ile gönderilen bir şey... | Open Subtitles | هذا كاسيت استيقاظك وهو اتي الي المكتب من اجلك مع الساعي ؟ |
| Kurye ninja servisinin mükemmel olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | سمعت أن خدمات النينجا الساعي هي فوق العادة |
| Kurye Ninja adı altındaki herşeyi riske atıyorsun, postayı engellemene asla izin vermeyeceğim! | Open Subtitles | مخاطرة بحياتي وتحت اسم النينجا الساعي لن أسمح لك برؤية البريد |
| Biz Jack'in Kurye olduğunu düşünüyoruz. Herkesin onun peşinde olmasının nedeni bu. | Open Subtitles | نعتقد ان جاك هو الساعي,لهذا كل شخص يطارده |
| Bunu bilmiyordum efendim. Kurye gelirse beni arayın! | Open Subtitles | إن وصل ساعي بريد، تبلّغوني إن وصل فاكس، تبلّغوني |
| Evinize bir Kurye göndereceğim. Ona çek vereceksiniz. | Open Subtitles | سيكون لدي ساعي يجيء إلى بيتك و ستعطيه شيكا |
| Organ için Kurye gerektiği haberi geldiğinde işyerindeki vardiyamı bitirmiş çıkıyordum. | Open Subtitles | كنت فعلت مع بلدي التحول في المستشفى وفي طريقي للخروج عندما طلب لوجاء ساعي الجهاز في. |
| Haber yönetmeni, Sıfır Numaralı Zanlı görüntülerinin Kurye tarafından taşınılabilir bir bellekte getirildiğini söyledi. | Open Subtitles | قال مدير الأخبار أنّ صور المشتبه صفر وصلت على ذاكرة أوصلها رسول |
| Kurye servisi için aramıştınız, işte geldim. | Open Subtitles | اسمي هو كيكي. لقد هاتفني احدهم بشان خدمة التوصيل لذا ها انا ذا |
| Ama diplomatik Kurye ile gönderirlerse kartel ülkeye kolayca girer sonra da teslimatı saldırı düzenleyerek alırlar. | Open Subtitles | لكن إن أرسلوه عبر سعاة ديبلوماسيين، العصابة تحصل على توصيل مجاني للبلاد، ثم يستلمون الطلبية عن طريق تنظيم عملية سرقة. |
| Kurye aracılığıyla iletişim kuracağım. | Open Subtitles | سأتصل بكِ{\pos(192,230)} عن طريق"اكسبريس كورير: شركة للبريد السريع" |
| Şehrin diğer yanından istediğin dergileri almaya giderken bisikletli bir Kurye bana çarptı . | Open Subtitles | حسناً, كنت سأحضر تلك المجلات التي قلتي أنك تريدينها عبر المدينة, فأصطدمت بدراجة مراسل |
| Birkaç ay önce iş arkadaşlarımdan birine saldıran bisikletli bir Kurye. | Open Subtitles | مرسال الدراجة التي هاجمت زميل لي قبل بضعة أشهر |
| Bir yolu var ama biraz riskli. Gündelik Kurye olmak ilgini çeker mi acaba? | Open Subtitles | هناك طريقة لكنها خطرة هل ستقبل أن تكون ساعياً غير رسمي |
| Kurye oldum ben. Eşyaları bir yerden alıp, bir yere bırakıyorum. | Open Subtitles | أنا كساعي البريد انقل الاشياء من مكان لاخر |
| Ayrıca o sıradan bir Kurye değildi. Benim World Wide Express kuryemdi. | Open Subtitles | ولم يكن أي عامل تسليم وإنما عامل التسليم خاصتي |
| Derhal özel bir Kurye ayarlayın. Ve özel bir vagonla güneye gönderin. | Open Subtitles | فوراً جهز المراسل الخاص مع أفراد من الحرس إلى الجنوب |
| Kurye bunları almaya gelecek ve Philadelphia'daki bu adrese getirmesi lazım. | Open Subtitles | شخص مرسول سوف ياتي لياخذ هذه الاغراض, واريدها ان تذهب لهذا العنوان في فيلادلفيا, حسنا؟ |
| Emanuel başka bir Kurye bulunca tekrar başlayacağız. | Open Subtitles | سنبدأ مجدّدًا فور ما يجد ايمانويل رسولًا آخر |
| İki Alman Kurye, bir çölde ölü olarak bulundu. | Open Subtitles | قُتل ساعيان ألمانيان في الصحراء غير المحتلة. |