| Mızmızlanmayı kes, bu pembe kabusu giymesi gereken benim. | Open Subtitles | توقفي عن النحيب ، أنا من سيتحتم عليها إرتداء هذا الكابوس الزهري |
| Ama bunu artık eşek gibi kabul etmek ve Mızmızlanmayı bırakıp yaşamaya başlamak zorundasın. | Open Subtitles | لكننا نصل إلى النقطة التي يكون عليكِ فيها أن تتحملي وتتوقفي عن النحيب وتبدأي العيش. |
| O zaman tekrar değişip Mızmızlanmayı bırak. | Open Subtitles | إذًا فعد لطبيعتك فحسب، وتوقّف عن التذمر حيال ذلك. |
| Mızmızlanmayı bırakın da doğrayın. | Open Subtitles | توقّفن عن التذمر أيتّها الفتيات. |
| Anladım, yani Mızmızlanmayı kes ve git eşyalarını boşalt. | Open Subtitles | لقد فهمت لذا توقف عن الأنين وَ أفرغ حقائبك |
| O yüzden size tavsiyem, Mızmızlanmayı bırakın da bir an önce işe koyulalım. | Open Subtitles | لذلك أود أن تكف عن الشكوى والشروع في العمل |
| Mahkûmlar elbette Mızmızlanmayı severler, ama kendini kapana kısılmış hissedenler yalnızca biz değilizdir. | Open Subtitles | يحب السجناء التذمّر طبعاً لكننا لسنا الوحيدين الذين نشعر بأننا محتجزون |
| Küçük bir kız gibi Mızmızlanmayı bırakıp erkek gibi davranmak gerek! | Open Subtitles | حان الوقت كي أتوقف عن النحيب كالفتيات الصغار و أن أتصرف كالرجال |
| Bence ikiniz okul balosuna davet edilmeyen küçük kızlar gibi Mızmızlanmayı bırakıp o çok sevdiğiniz arkadaşlarınız işleri yoluna koyduğu için onların adına mutlu olmalısınız. | Open Subtitles | أعتقد أن عليكم التوقف عن النحيب مثل فتيات مدرسة لم يدعونهم إلى الرقص وأسعدوا أن أصدقاؤكم أصدقاؤكم الأعزاء |
| Kes Mızmızlanmayı. Hep aynı hikaye! | Open Subtitles | أوقفي النحيب , دائماً القصة نفسها |
| Mızmızlanmayı kes. | Open Subtitles | توقّف عن النحيب. |
| Mızmızlanmayı bırak. | Open Subtitles | توقّف عن النحيب |
| Mızmızlanmayı kes Sally. Seni cezalandırmayı düşünmüyorum. | Open Subtitles | توقفِ عن النحيب يا (سالي)، فلن أؤذيكِ |
| Frank, yaşlı karılar gibi Mızmızlanmayı kessen olmaz mı? | Open Subtitles | فرانك توقف عن التذمر كسيدة مسنة |
| Hadi ama, Mızmızlanmayı kes. | Open Subtitles | هيا , توقفي عن التذمر |
| Mızmızlanmayı kes, Jessica. Kimse sana acımıyor. | Open Subtitles | توقفي عن التذمر ، لا أحد يشعر بـ الاسف تجاه (جيسيكا) |
| bırak Mızmızlanmayı, Axl. Buna ailenin parçası olmak denir, ve bunu bir aile olarak göğüsleyeceğiz. Brick ne cehenneme kayboldu? | Open Subtitles | كف عن التذمر ,هذا ماندعوه أن تكون جزءاً من العائلة لذا سنواجه الأمر كعائلة. أين ذهب (بريك) بحق الجحيم؟ |
| Kaptan gezegen bırak Mızmızlanmayı. | Open Subtitles | توقف عن التذمر بشأن البئية يا (كابتن بلانيت). |
| Mızmızlanmayı keseceksin şu kapıdan dışarı çıkıp bu yoldan karşıya geçeceksin. | Open Subtitles | ...ستتوقف عن الأنين ستذهب خارج هذا الباب وستقوم بعبور ذلك الشارع اللعين |
| Hayatında bir kez olsun evlat, yüzüne çarpılan gerçekleri gör ve Mızmızlanmayı kes! | Open Subtitles | للمرّة الأولى في حياتك يا بُنيّ، واجه الحقائق التي تُحدّق في وجهك وتوقف عن الأنين! |
| Mızmızlanmayı keser misin? | Open Subtitles | أوه ، هل بإمكانك التوقف عن الأنين ؟ |
| Mızmızlanmayı bırak, seni korkak. | Open Subtitles | توقف عن الشكوى ايها الوغد |
| Sadece Mızmızlanmayı bırakıp elimden geldiğince bir şeyler yapmak istiyorum. | Open Subtitles | لقد قررت فحسب أن أتوقف عن التذمّر ومعالجة الأمور بيدي وفعل شيء ما |