| Sana da günaydın, Macmaster. Demek benim rakamlara baktın. | Open Subtitles | وصباح الجميل جدا لك , أيضا ماكماستر , لذا أنت فحصت أرقامي |
| Macmaster'a hesaplamaları kalan bir saat on dakika içinde verebilirim. | Open Subtitles | نتيجة أكثر مناسبة يمكنني أن أدع ماكماستر يحصل عليه في ساعة و10 دقائق الباقية |
| Bayan Claudine, Mountby'de yemeğe çağırıyor. Seni de, Macmaster. | Open Subtitles | السيدة كلودين تقول تعال وأختار العظام في ماونتبي , أنت أيضا , ماكماستر |
| Ben de. Siz de ünlü Vincent Macmaster olmalısınız. | Open Subtitles | سرور بالفعل وأنت يجب أنت تكون فينست ماكماستر المشهور |
| Wannop ismine yönlendirilmiş bir telgraf var. Macmaster'dan olmalı. | Open Subtitles | هناك برقية رعابة معاد توجيهها لوانوب أنه يجب أن يكون ماكماستر |
| Bay Macmaster gençlik yıllarından tanıdığı şairler hakkında konuşmak için hafta sonları buraya geliyor. | Open Subtitles | السيد ماكماستر قد أتخذ للقدوم في عطلات نهاية الأسبوع للتكلم مع زوجي حول شعراء عرفهم أيام شبابه |
| Bay Macmaster'ı daha iyi tanımanı isterdim. | Open Subtitles | أود منك ِأن تعرفي السيد ماكماستر بشكل أفضل |
| Onu ağırlama şerefine eriştiğim günlerin adı Macmaster'ın Cumaları haline dönüştü. | Open Subtitles | لي الشرف لأستقباله على ما أصبح معروف بأيام جمعة ماكماستر |
| Vincent, yani Bay Macmaster, Gray's Inn'de senin de tanıdığın bazı insanlara oda kiralıyor, sanırım. | Open Subtitles | ,فينست , السيد ماكماستر , لديه غرف في نزل غراي مباشرة عبر من بعض الناس , أنت ِ تعرفيهم , أعتقد |
| Orduya katılacağımı, Macmaster'a söylemeye geldim. | Open Subtitles | حسنا , جئت لأخبار ماكماستر بأنني سألتحق بالجيش |
| Senin burnunun dibinde dostu Macmaster'ın kadınını paylaşıyorlarmış. | Open Subtitles | زميله ماكماستر يبقى أمرأة , يتشاركونها مباشرة تحت أنفك إذا تريدي أن تعرفي |
| Yeni bir kitap ve Macmaster'ın çay partilerinden birine davetliyim. | Open Subtitles | الكتاب الجديد حصل لي على دعوة إلى واحدة من حفلات شاي ماكماستر |
| Macmaster'ın kabadayılık ruhu problemine baktım ve çözümü buldum. | Open Subtitles | , نظرت على مشكلة ماكماستر جقا في روح من الشجاعة , والجواب فقط أتى |
| Teşekkürler ama gelemem. Macmaster memnuniyetle katılır. | Open Subtitles | شكرا لك , أنا لن أفعل ماكماستر سيبتهج |
| Bay Macmaster da onu tanıyor sanırım. | Open Subtitles | السيد ماكماستر يبدو أنه يعرفه , أيضا |
| Yüzünü dönme. Vincent Macmaster başa çıkabilir. | Open Subtitles | لا تلتفتي فينست ماكماستر قادر تماما |
| Macmaster'dan bir telgraf aldım. | Open Subtitles | كان هناك برقية من المكتب , من ماكماستر |
| Vincent Macmaster'a anlattım. Başka hiç kimse bilmiyor. | Open Subtitles | أخبرت فينست ماكماستر , لا أحد آخر يعرف |
| Bay Wannop ile etrafımızdaki Bay Macmaster gibi entelektüeller ve ulvi değerler hakkında konuşuyorduk. | Open Subtitles | أنا فقط كنت أخبر الآنسة وانوب حول دائرة السيد ماكماستر , عن العقول الجميلة ...كل المكرسون للأشياء الآعلى |
| Bay ve Bayan Macmaster, değil mi? | Open Subtitles | السيد والسيدة ماكماستر , أليس كذلك ؟ |