| makinelere gerçekten de düşünmeyi öğretiyoruz, davranışlarımızı anlamayı, kendilerini savunmayı ve hatta aldatmayı. | TED | نحن فعلياً نعلم الآلات كيف تفكر، كيف تفهم سلوكنا، كيف تدافع عن نفسها وحتى أن تمارس الخداع. |
| Kendi sorumluluklarımızı makinelere yaptıramayız. | TED | نحن لا نستطيع التعهد بمسؤلياتنا إلى الآلات. |
| Megavat ölçeğinde makinelere doğru ilerliyoruz 2000 fitte uçan ve tonlarca temiz elektrik üreten makineler. | TED | ونحن نعمل من أجل آلات تنتج على مستوى الميغاوات وهي تحلق على علو 2000 قدم وتولد أطنانا من الكهرباء النظيفة |
| Sistemin sevgiyle Persephone ismini verdiğim merkezine inip makinelere fısıldamam gerekti, bu da güzel çünkü bu seferki müthiş. | Open Subtitles | و كان علي الذهاب لبطن الوحش و الذي أسميها بكل مودة بيرسيفوني و أقوم ببعض السحر للآلات شكرا لك |
| makinelere karşı bir sinir tepkisi veriyor olabilirsiniz. Testler yaparız. | Open Subtitles | لابد انك لديك فعل عصبي بتاثير هذه الالات سنجري فحوصات |
| makinelere, işe yarayan bir şeyler yapmaya, çıkarlarına aşırı düşkün yaratıklar olarak tasvir edilmektedirler. | Open Subtitles | وتم وصفهم على أنهم ،مخلوقات مفتونة بالآلات ومفتونة بعمل الأشياء الذكية ومفتونة بجني الربح |
| Bir şey olursa makinelere bağlı kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن ينتهى بى المطاف معلقة على الماكينات |
| makinelere nasıl görme yetisi verdiğimize göz atmalıyız. | TED | حسنا، علينا أن ننظر إلى كيفية تفعيل حاسة البصر عند الآلات. |
| Yine de hayal gücümüz mantığımızdan daha güçlü. Ayrıca makinelere kişilik atfetmek de oldukça kolay. | TED | مع هذا، فإن ملكةَ الخيال لدينا تَفوق استدلالنا العقلي قوة ومن السهل أن نعزو الصفات البشرية إلى الآلات. |
| Size makinelere saldırmanızı kim söyledi, aptallar? Onlar olmadan hepiniz öleceksiniz! | Open Subtitles | من أمركم بأن تهاجموا الآلات أيها الحمقى ؟ |
| İnsanlık tarihinde var olabilmek için hep makinelere güvendik. | Open Subtitles | طوال حياة الإنسان ونحن نعتمد على الآلات لنعيش. |
| Bu şirketler makinelere para pompalamıyorlar. | Open Subtitles | لأن شركات المشروبات الغازية لا تأخذ هذا المال من الآلات |
| İnsanların bilinçlerini makinelere transfer edip ölümsüzlüğe ulaşacağı dönem. | Open Subtitles | حيث يستطيع الرجل نقل ضميره إلى آلات ويحقق الخلود |
| Acemiler, saatte 240 km hafifsıklet makinelerden saatte 27 4 km ortasıklet makinelere terfi ettiler. | Open Subtitles | من 150 ميل في الساعة آلات خفيفة الوزن إلى 170 ميل في الساعة آلات متوسطة الوزن |
| Ve ayrıca, makinelere hayranlık duymaya başladım -- bilirsiniz, kopyalama makineleri gibi -- ve bu aslında Bas el’de. | TED | و أيضا بدأت أسحر بالآلات مثل آلات الطباعة، كان ذلك في "ياسل"، كما ذكرت، |
| Bu karmaşıklığı makinelere aktarmak bu işi günümüzün çığır açan projeleri yapıyor. | TED | وترجمة هذا التعقيد للآلات هو ما يجعلهم القفزة النوعية للعصر الحديث. |
| İster ışıkları açmak için kullandığımız anahtarlar gibi basit yapılar, isterse robotları programlamak gibi karmaşık yapılar olsun, makinelere bir şey yaptırabilmek için her zaman bir komut veya komutlar zinciri vermemiz gerekti. | TED | سواء كان الامر بسيطاً .. مثل انارة الغرف او كان معقداً مثل برمجة و تحريك الرجال الآلييين وقد كان يتوجب علينا دوما ان نعطي الامر للآلات واحيانا عدة .. سلسلة من الاوامر لكي نحصل على ما نريد منها |
| Gidip şu bahsedilen, muhteşem makinelere bakmaya ne dersiniz? | Open Subtitles | ما رأيكم بأن نرى تلك الالات الرائعه التي نسمع بها |
| O şeylerin içine, o makinelere çekildik, öyle mi? | Open Subtitles | نحن جلبنا لهذه الاشياء بواسطة هذه الالات , اليست كذلك ؟ |
| Bir teknopat makinelere ne yapabilir? | Open Subtitles | أعتقد بأنك فهمت ما القوة التخاطرية تفعل بالآلات , ستارك ؟ |
| Bu hafıza kartlarını yarın sabah oylama başlamadan önce makinelere yerleştireceğiz. | Open Subtitles | قبل أن تفتتح الأقلام غداً صباحاً، سوف نضع بطاقات الذاكرة في الماكينات. |
| İthal edildi tabii ki. Bilirsiniz ki mistik makinelere güvenemeyiz. | Open Subtitles | إنه مستورد بكل تأكيد ، لا يمكن الثقة بالأجهزة المحلية |