| Güzeldi, enerjikti, meraklıydı, eğitimliydi. | Open Subtitles | كانت جميلة، حيوية فضولية ومتعلمة |
| meraklıydı, bilgiye açtı. | Open Subtitles | لقد كانت فضولية ، محبة للعلم |
| Azimliydi, meraklıydı, katır inadı vardı. | Open Subtitles | مصممة ، فضولية وعنيدة جداً |
| Eski erkek arkadaşım, dört dakika oldu ayrılalı, kayaklı koşuya acayip meraklıydı. | Open Subtitles | صديقي الذي بات سابقاً منذ 4 دقائق، مولعٌ بالتزلّج. |
| Londra'da bir meslektaşım da döküm işlerine meraklıydı. | Open Subtitles | كان لي زميل في لندن مولعٌ للغاية بصهر الأشياء |
| Ava çok meraklıydı. | Open Subtitles | كان مهتما جدا بالإصطياد |
| O daha doğumunda bile meraklıydı. | Open Subtitles | لقد كان فضوليا منذ طفولته |
| - O da senin gibi meraklıydı. | Open Subtitles | -لقد كانت فضولية مثلكِ |
| Kurt, daha çok izlemeye meraklıydı, bana yardım etmişti. | Open Subtitles | حسنا، (كورت) كان مهتما بالمشاهدة أكثر، لكنه ساعدني. |
| O daha doğumunda bile meraklıydı. | Open Subtitles | لقد كان فضوليا منذ طفولته |