| Dünya'dan 78 milyon kilometre uzaklıkta ve en güçlü teleskopların bile göremediği bu gezegenin yüzeyi tam bir gizemdi. | Open Subtitles | على بُعد 78 مليون كيلومتر من الأرض أى أبعد من مجال أقوى المناظير سطح هذا الكوكب كان لغز كليّ |
| Ve güneşten 30 milyon kilometre daha uzak olurdu. | Open Subtitles | ويبعد نفسه عن . الشمس بـ30 مليون كيلومتر |
| Sadece ABD'de tahminen 4.8 milyon kilometre asfalt yol vardır. | Open Subtitles | هناك ما يقرب من 5 مليون كيلومتر من الطرق المعبّدة بالولايات المتّحدة وحدها. |
| Simülatörlerimizde her gün beş milyon kilometre test yapıyoruz, yani araçlarımızın sahip olduğu tecrübeyi hayal edebilirsiniz. | TED | ونحن نقوم بإختبار 3 مليون ميل كل يوم على أنظمة المحاكاة لدينا، لذا يمكنك أن تتخيل عدد التجارب التي تمر بها مركبتنا. |
| Uzay aracı dünyadan 216 milyon kilometre ve Mars'tan 80700 kilometre uzaklıkta. | Open Subtitles | المركبة الفضائية على بُعد 134.217 مليون ميل من الأرض و 50.142 مليون ميل من المريخ |
| Dünyadan 880 milyon kilometre uzaktayız. Diyebilirim ki zaten kendi başımızayız. | Open Subtitles | نحن بعيدون 55 مليون ميل مِنْ الأرضِ أنا أَقُولُ بأنّنا لوحدنا الآن |
| Klaus ile arama en kısa sürede bir milyon kilometre mesafe koymalıyım da. | Open Subtitles | إذ أنّي أودّ الابتعاد ملايين الأميال عن (كلاوس) بأسرع وقتٍ ممكن |
| Bunun anlamı, bir daha sıçradığımızda, Atlantis'ten yaklaşık, yaklaşık yarım milyon kilometre uzakta olacağız. | Open Subtitles | مما يعني أنّه مع الانتقال الموالي، سنبتعد بنصف مليون كيلومتر. |
| Ama Güneş'ten 800 milyon kilometre uzaktayız. | Open Subtitles | لكننا على بعد 800 مليون كيلومتر عن الشمس |
| Uzayda, saatte 1 milyon kilometre hızla hareket ediyor. | Open Subtitles | تتحرك في الفضاء بسرعة مليون كيلومتر في الساعة تقريباً |
| Fakat her yıl bu ara yarım milyon kilometre kısalmaktadır. | Open Subtitles | لكن في كل ساعة تتقلص هذه الفجوة بمقدار نصف مليون كيلومتر. |
| Bu yüzden güneşe en yakın pozisyonda iken... yani yaklaşık 46 milyon kilometre civarındayken... | Open Subtitles | ذلك في أقرب نقطة من الشمس إنها تبعد بحوالي 46 مليون كيلومتر. |
| Güneşten 150 milyon kilometre seyahat eden ışık. | Open Subtitles | الضوء الذي سافر 150 مليون كيلومتر من الشمس. |
| Ve Güneş'in gazabından 149 milyon kilometre uzakta güvende olduğumuz düşünülebilir. | Open Subtitles | من على بعد 93 مليون ميل يبدو الأمر وكأننا في مأمن من قوة الشمس |
| 64 milyon kilometre uzakta. | Open Subtitles | فقط أنظري إليها بعيدة بمسافة أربعين مليون ميل |
| Burası, Güneş'in 800 milyon kilometre uzağı çok soğuktur. | Open Subtitles | بالخارج هنا، على بُعد 500 مليون ميل عن الشمس، باردة للغاية |
| Bir sonraki 30 milyon kilometre boyunca son yiyecek ve yakıt istasyonu. | Open Subtitles | المحطة الأخيرة للأغذية والوقود عن بعد 20 مليون ميل امامك. |
| Araç, herkesin beklediği görüntüleri Dünya'ya gönderdiğinde hala Jüpiter'e 80 milyon kilometre uzaklıktaydı. | Open Subtitles | المسبار كان على بُعد 50 "مليون ميل من "المشتري عندما أرسل اللقطات التى كـان ينتظـرها كـلّ شخـص |
| Şu anda bulunduğumuz 58 milyon kilometre mesafede güneşi tam parlaklığının yüzde 2'si oranında gözlemliyorsunuz. | Open Subtitles | ...من هذه المسافة التي تبعد 36 مليون ميل ... أنتتُلاحظُالشمس في 2 بالمائة مِنْ السطوعِ الكاملِ |