| Buna minnettarım, Charlie, ama senin için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | أقدر ذلك ياتشارلي ولكن يجب أن أعمل أي شيء لك |
| Ben ölüm döşeğinde yatarken bana kız ayarlamaya çalıştığın için sana minnettarım. | Open Subtitles | آسف، الأمر ليس أنني لا أقدر فعلك.. بمحاولة إنهاضي من فراش موتي |
| Bize küçük tatlı bir kasaba buldun. Bunun için sana minnettarım. | Open Subtitles | لقد وجدت لنا بلدة لطيفة وفوائد مخفضة , أنا ممتن لك |
| Buna minnettarım ama genç bir nişancının, düzenimi bozmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا ممتن لهذه اللفته ولكني لن أسمح لقاتل مراهق بتعكير حياتي |
| Öncelikle, hayat için minnettarım, ama ölümsüz olmak istemiyorum. | TED | أول شيء، أنا ممتنة جدًا للحياة، ولكن لا أرغب لأن أُخلد. |
| O zaman yaşarım. Ama minnettarım, Shane. | Open Subtitles | سأعيش أطول منه إذا لكنني أقدّر نصيحتك ، شاين |
| - Teşekkür ederim. Hakikaten minnettarım. - Dışarıda bir adam var. | Open Subtitles | شكرا لك , اقدر لك ذلك هنالك احد ما في الخارج |
| -Ben sadece seninle ilgileniyorum. -Ben de belli ölçüde minnettarım. | Open Subtitles | أننى فقط أعتنى بكى وأنا أقدر ذلك فى الاعمال الصغيره |
| Yaptığın şey için minnettarım, Şerif. Ama bu kasaba kontrolden çıktı. | Open Subtitles | أقدر ما فعلته أيها المأمور، لكن هذه البلده خرجت عن السيطرة. |
| Dur dur, Yaptıkların çok iyiydi. Bunun için sana minnettarım. Teşşekürler. | Open Subtitles | مرحى قمت بعمل رائع فى الخارج أقدر لك ذلك شكرا لك |
| Beni okula götürdüğün ve dekana beni önerdiğin için sana minnettarım. | Open Subtitles | أقدر لك الوقت , أخذتني إلى المدرسة وتحدثت مع العميد لمصلحتي. |
| Beni o spaya gönderdiğiniz için minnettarım, ama bunun davamıza ne yardımı dokunacak? | Open Subtitles | وأنا أقدر لك إرسال البيانات إلى هذا المنتج، ولكن كيف يساعدنا فى قضيتنا |
| Bryce Larkin öldüğü ve şu anda odamda kız arkadaşımla sevişmediği için minnettarım. | Open Subtitles | انا ممتن لان لاركن برايس ميت وليس حاليا في غرفتي مع صديقتي الجديده |
| Bu durum benim görev alanıma girmiyor, bu nedenle minnettarım. | Open Subtitles | هذا لا يقع ضمن منطقتي وهذا ما أنا ممتن لأجله |
| Bana öğrettiğin her şey için çok minnettarım ama başımın çaresine bakabilirim. | Open Subtitles | انا ممتن لكل شيئ قمت بتعليمه لي .. لكن استطيع تدبر امري |
| Bunu her zaman yaptığını biliyorum, yine de bu sahneye çıkacak cesareti gösterdiğin için sana çok minnettarım. | TED | أعرفُ بأنك تقومين بذلك طوال الوقت، ومازلتُ ممتنة لك لشجاعتك للقدوم والحديث حول ذلك من على خشبة هذا المسرح. |
| İş uğultusu hala benim bir parçam, ama benim tamamım sayılmaz, ve çok minnettarım. | TED | طنين العمل ما زال جزءا مني، لكنه لم يعد كامل روحي ونفسي. وأنا ممتنة جداً لذلك. |
| Durmayın, gülün. Teşekkür ederim. minnettarım. | Open Subtitles | هيا إضحكوا , أنا أقدّر هذا الحقيقة هى , أننى هنا |
| Bunca işin arasında vakit ayırıp bunu yaptığın için sana minnettarım. | Open Subtitles | اقدر لك ما تفعله الآن خصوصا أنك تستقطع وقتا من عملك |
| Bana Ri Jin adını verdiğiniz için sana ve babama çok minnettarım. | Open Subtitles | لقد كنت شاكرة لكِ و لأبى من اجل تسميتى بـ رى جين |
| Ah, evet, evet, şahane bir fikir, Bayan Danvers. Ben... ben minnettarım. | Open Subtitles | حسناً , أنها فكرة رائعة أننى ممتنه جداً لكِ |
| Pekala beyler, sizlere çok minnettarım. | Open Subtitles | حسنا، أيها السادة، ممنون لكم جداً ممنون جداً |
| Bunu biliyorum, Lord hazretleri ve minnettarım ama yardım gerektiren bir şeyim yok. | Open Subtitles | أنا أعرف ذلك، سيادَتك و أنا مُمتن لكن لا يوجد شئ يحتاج للمساعدة |
| Bilim ve Teknoloji Danışmanıma minnettarım. | Open Subtitles | أنا مسرور لأنضمامى مستشاري العلمى والتقنى |
| Ve akıl hocalarım için minnettarım ve hepinizin de olduğuna eminim. | TED | لذلك أنا مدين بالشكر لهم، و أنا واثق أنكم كذلك. |
| Benim için yaptığın şeyi anlıyorum ve sana minnettarım. | Open Subtitles | أتفهّم ما فعلتَ لأجلي، وأريدكَ أن تعرف أنّي ممتنّة. |
| Bugün mağazada aldığım bu pembe şifon elbise için minnettarım. | Open Subtitles | أقدم الشكر على فستان الشفون الوردي الذي حصلت عليه بالمتجر. |
| Onu geri getirdiğin için sana gani gani minnettarım zaten. | Open Subtitles | ،تعلمين مدى امتناني لك لأنك جلبتي يي كيونغ مرة أخرى؟ |
| Bu gün işlerle ilgilendiğin için sağ ol, Prue. Gerçekten minnettarım. | Open Subtitles | برو، شكراً لإعتنائكِ بكل شيء هذه الليلة، أنا أقدِّر هذا لكِ |