| muffin Man'i biliyor musun, muffin Man, muffin Man? | Open Subtitles | هل تعرف رجل الكعك؟ رجل الكعك, رجل الكعك؟ |
| İsteyen varsa bir sürü muffin var. | Open Subtitles | وهناك العديد من الكعك المدور إذا احد ما يريد واحدة |
| Kabalıktan hoşlansaydım, her zaman muffin O'Connor ile sevişmek isterdim? | Open Subtitles | أتقبل البذاءة ولكن لماذا قد أود مضاجعة (موفين اوكونور) ؟ |
| Tanıştığımıza memnun oldum. Bu eşim, muffin. | Open Subtitles | مرحبا بك, هذه زوجتي موفين |
| muffin bütün gece seni sorup durdu. Seni partiye bekliyordu. | Open Subtitles | لقد كانت (مافن) تسأل عنكَ طيلة الليلة لقد كانت بانتظاركَ في حفل توديع العزوبية |
| O benim şişme bebeğim ve onu hiçbir yerde bulamıyorum. muffin bende değil, dostum. | Open Subtitles | إنّ (مافن) ليست بحوزتي يا صاح هل بوسعنا المغادرة الآن ؟ |
| bu yüzden kahvenizin parasını ödemekte ısrarcıyım haşhaşlı muffin leride tavsiye ederim. | Open Subtitles | لهذا أصرّ أن تدعيني اشتري لكِ قهوتك وأرجوكِ جربي كعك بذور الخشخاش |
| Yani ekmek veya bu olayda muffin bu olay için biçilmis kaftan. | Open Subtitles | لذا الخبز، أو في هذهِ الحالة الكعكات هي الموصل المثاليّ لفطر التوهّم. |
| - Hayır. Sonra bir muffin sepeti gelecek. | Open Subtitles | لا،هُناك سلة مافين قادمة لاحقاً. |
| 20 dakikadır programdasın ve "muffin Keki" diye şarkı söyledin. | Open Subtitles | "غنيتِ 6 مقاطع من شيء يُدعى "قمة الكعك" "شكراً لك" |
| Her gelisinde muffin getiriyordu, degil mi? | Open Subtitles | بكلّ زيارة كمّية جديدة من الكعك السحريّ، صحيح؟ |
| Her gelişinde muffin getiriyordu, değil mi? | Open Subtitles | بكلّ زيارة كمّية جديدة من الكعك السحريّ، صحيح؟ |
| Sadece kayda alınsın diye, her ne olursa olsun, muffin O'Connor ile hiç seks yapmamın yolu yok. | Open Subtitles | فقط للتذكير أيّاً كان ماحدث , لن أقوم إطلاقاً بمضاجعة (موفين أوكونر) |
| Çok üzgünüm, muffin. | Open Subtitles | وأنا آسفة جدا يا موفين |
| muffin'i görene kadar beklemelisin. Aman Tanrım. | Open Subtitles | انتظري حتى ترين (موفين) يا رباه! |
| Hey, sevgilisi kızamık olunca muffin'i maskeli baloya kim götürmüştü? | Open Subtitles | 30 ...من الذي أخذته (مافن) إلى الحفلة التنكرية عندما أصيب رفيقها بالحصبة |
| Sadece sağdıçlar ve muffin. | Open Subtitles | - فقط رفقاء العريس و - (مافن) - مافن) ؟ |
| Korkak herif! muffin'i kurtarıyordum. | Open Subtitles | أيها الجبان - (كنتُ أنقذ (مافن - |
| Ben SmithJohnson'dan Nancy, size muffin getirdim. | Open Subtitles | أنا نانسي من شركة سميث جونسون و .. أحضرت لكم بعض كعك |
| Hem Buldog muffin yemez ki. Yani o muffin'ler ziyan olacak. | Open Subtitles | أنا أبداً مَا رَأيتُ بولدوغَ يَأْكلُ a كعك. |
| - Ben günde bir muffin yerim. | Open Subtitles | - الآن ني، أنا يُمْكِنُ أَنْ آكلَ a كعك في اليوم، |
| Yani ekmek veya bu olayda muffin bu olay için biçilmiş kaftan. | Open Subtitles | لذا الخبز، أو في هذهِ الحالة الكعكات هي الموصل المثاليّ لفطر التوهّم. |
| Oradaki gibi, tek fark, maaş, kaynak ya da muffin yok. | Open Subtitles | مثلما هي هناك لكن بدون الرسوم او الموارد او الكعكات |
| muffin dönebilir. Üstümü değişeyim. | Open Subtitles | سأبقى أيضاً، قد تظهر مافين |
| muffin'le ölçünce hayat bana çok uzun göründü. | Open Subtitles | تَبْدو حياتُي طويلةُ فجأة مدروس في الكعكِ. |