"musa'nın" - ترجمة من تركي إلى عربي

• موسى
• موسي

Her evde ilk doğan bebek öldürülecek, önce Musa'nın oğluyla başlayın.
المولود الأول فى كل منزل سوف يموت بداية من إبن موسى

Dağda Musa'nın 10 Emir'i aldığı yere paket tur olduğu söyleniyor.
يقولون أن هناك رحلة الى الجبل حيث تلقى موسى الوصايا العشرة

Öldürülmesi gerekiyordu ama Musa'nın annesi onu bir sepete koyarak Nil Nehri'ne bıraktı.
ابناء اليهود كان يجب ان يغرقوا والدة موسى أرسله في البحر في سلة

Aynı şeyler Musa'nın da başına geldi, ...John vaftiz edildi, İsa da kendisini.
حسناً انت في نفس موضع موسي الان يوحنا المعمدان .. يسزع المسيح نفسه

Onu kurut ve... ..Prens Musa'nın dairesine gönder.
أنت هناك خذها لكي تجفف نفسها و أرسلها إلي جناح الأمير موسي

"Musa'nın ölümünden sonra, Tanrı, Yeşu'yla konuştu ve dedi ki:.."
بعد موت موسي ، تكلم الرب الي يوشع و قال

Musa'nın İsrail'in çocuklarına söylediği gibi "Bugün ağzına koyduğun yarın popondan görünür."
كما قال موسى لاطفال اسرائيل مايجل للفم اليوم يظهر في المؤخرة غدا

Musa'nın yaptığını yapmaya çalışan hırslı bir adamdı ve yoldaşlarını Kızıl Deniz'e götürdü.
رجل عاطفي حاولوا ملاحقته كـ مثال موسى و ارشد اصدقائه عبر البحر الاحمر

Musa'nın insanlarımızı Mısır'dan kaçırması gibi Amalekiteler kadın ve çocuklarımızı öldürdüler.
مثلما جلب موسى شعبنا من مصر العماليق قتلوا نساءنا و أطفالنا

Dünya, Mansa Musa'nın zenginliğinin ihtişamına ilk kez 1324'te Mekke'ye çıktığı hac yolculuğunda şahit oldu.
شهد العالم توسع ثروة مانسا موسى لأول مرة عام 1324 عندما أخذ الحجيج إلى مكة.

Bu asa Musa'nın hayatında üç şeyi temsil ediyordu.
هذه العصا مثلت ثلاثة أشياء حول حياة موسى.

Süperman Dünya'ya sadece cennetten, ya da Kripton'dan gönderilmiyor, tıpkı Musa'nın Nil'de gönderildiği gibi bir botun
سوبر مان لم يرسل فقط الى الارض من السماء .. او من كوكب كريبتون ولكنه ارسل ضمن مركبة فضائية .. كما ارسل موسى عبر النيل

Musa'nın tanrısından daha güçlü olduğunu göster ve onun oğlumdan aldığı hayatı bana geri ver.
إظهر لى أن لديك القوه الأعلى من قوة رب موسى و أعد الحياه التى سلبها من إبنى

O güruh bugün Musa'nın peşinden çöle gidebilir ama gözleri güneşten kıpkırmızı olduğunda ve çatlak dudakları susuzluktan kanadığında, mideleri açlıktan kasıldığında,
هذا الحشد سيتبع موسى لداخل الصحراء اليوم لكن عندما تذبل عيونهم و تصبح حمراء بفعل الشمس و تتشقق شفاههم و تدمى من العطش

Musa'nın oğlumu öldürmesine izin verdin. Hiçbir tanrı onu getiremez.
أنت تركت موسى يقتل إبنى لا يوجد إله يمكنه أن يعيده

Şu anda kutlamakta olduğumuz Hamsin Yortusu ile, Musa'nın kanunlarına olan bağımızı anıyor ve modern dünyadaki rolümüzü arttırıyoruz.
عيد العنصرة هذا والذي نحتفل به حالياً وتذكار لشرائع موسي

Bu öğleden sonra Bay John Huston, yani Musa'nın kölelere çölde liderlik ettiği sahneyi çekeceğiz.
سنصور المشهد اليوم بعد الظهر عندما يقوم السيد هيوستن ... موسي

Çoğu çocuk mahkemesinden ve bu bilgiler sadece Musa'nın mahkeme emriyle açılabilirdi.
معظمها صبياني، وفقط لو المجكمة أمرت"موسي" نفسه فلن يشيع أمر هذه المعلومات أبداً.

Musa'nın yanında olanlara kimse dokunamaz.
لا أحد يمكنه إيذاء المفضلين لدي موسي

Sence biri Musa'nın Kızıl Deniz'i ikiye ayırışını mı taklit etti?
سترى طريق منتظم للهرب من (نيويورك) هل تعتقد أن هناك من لعب دور موسي(عليه السلام)وقام بشق البحر الأحمر لهم؟

Musa'nın da sesler duyduğunu biliyor muydun?
هل كنت تعلم أن (موسي) سمع أصواتًا أيضًا؟