| Çünkü şu anda, karartma sırasında Nainsanları hedef alan kanunsuzlar konusunda endişeleniyorum. | Open Subtitles | ﻷنه الآن، أنا قلق بشأن المقتصين الذي يستهدفون اللابشر خلال انقطاع كهربائي |
| Bu Nainsanları alt etmek için herkese ihtiyacımız var. | Open Subtitles | سنحتاجُ كل أُصولنا لنُطفِأَ هؤلاء اللابشر |
| Nainsanları etki altına alıp onların parçası haline geliyor. | Open Subtitles | .يربط بين اللابشر ثم يقومون بالإنضمام للقفير على الفور |
| Bu yüzden YTÖE'ye Nainsanları toplattı ve onları bu kaleye getirdi. | Open Subtitles | ولهذا جعل الوحدة الخاصة تجمع اللا بشر لهذا جلبهم هنا للقلعة.. |
| Tesisin içinde olanları uğraştıkları tedaviye ne kadar yakın oldukları hangi Nainsanları tuttukları ve nereden geldikleri ve son olarak, YTÖE'nin onlardan gerçekte ne istediğini. | Open Subtitles | مدى قربهم من إيجاد علاج من هم اللا بشر لديهم وكيف جاءوا بهم وأخيراً ماذا يريدون منهم |
| Bir şekilde elindeki bütün Nainsanları çıkartmayı başardı. | Open Subtitles | حيث تمكن بطريقة أو بأخرى من الحصول على كل لابشري كان لديك في عهدتك. |
| Elimizdeki Nainsanları rapor etme. | Open Subtitles | .لا ترسل تقرير بشأن اللابشريين الخاصين بنا |
| Nainsanları bağlıyor ve aniden Hive'a katılıyorlar. | Open Subtitles | ، هو يقوم بالربط بين اللابشر و ينضمون للقفير فورا |
| Hem de maskeli adamların Nainsanları öldürmesi için komplo kuran adam söylüyor. | Open Subtitles | من رجل قام حرفيا بتخطيط مؤامرة بجعل رجال مقنعين يقتلون اللابشر |
| Dışarıda, bazı insanların, Nainsanları tek boynuzlu atlar gibi büyülü ve kahraman yaratıklar olarak görmelerini sağlayan çok fazla yanlış bilgi vardı. | Open Subtitles | كانت هنالك العديد من الأكاذيب بشأن اللابشر على أن بعض الناس يرونهم مخلوقات سحرية شجاعة كالأحصنة ذات القرن الواحد |
| Komik, çünkü dünya olanlar için Nainsanları suçluyor. | Open Subtitles | أمر مضحك،لأن العالم كله يلوم اللابشر على ما حدث |
| Nainsanları, yetiştirdikleri, kullandıkları ve silahlandırdıkları gizli programları. | Open Subtitles | إنه برنامجهم السري لرعاية و تجنيد و تحويل اللابشر إلى أسلحة |
| Yapman gereken tek şey dinleyip, hata, takılma, ya da aksilik olmadan insan ve Nainsanları tehlikeye atmayacak şeyler söylememi sağlamak. | Open Subtitles | كل ما عليك فعله هو أن تنصتي و تخبريني بما أقول بالضبط و اعلمي بأن خطأ واحد غلطة، أو زلة لسان قد تعرض أرواح البشر و اللابشر معا للخطر |
| Nainsanları koruyup uyum sağlamalarına yardımcı olmakta bunun bir parçası. | Open Subtitles | حماية و دمج اللابشر جزء من ذلك |
| Ve onun yegane amacı bütün Nainsanları öldürmek. | Open Subtitles | و هدفه في الحياة هو قتل جميع اللابشر |
| Oradaki arkadaşın sağ olsun, Hydra Nainsanları yok etmeye onay verdi. | Open Subtitles | و الشكر لصديقتك هناك هايدرا)لها كامل الصلاحية) في إبادة جميع اللابشر |
| Tesisindeki ajanlarım Nainsanları tedavi etmeye çalışmadığınızı onayladı. | Open Subtitles | عملائي بمنشأتكم أكدوا لي أنكم لا تحاولون علاج اللا بشر |
| Zamanı geldiğinde işimize yarayacak olan Nainsanları almak için bu hafta birkaç hamle yaptım. | Open Subtitles | لقد قمت ببعض الخطوات لضمان الحصول على اللا بشر الذي نحتاجهم عندما يحين الوقت |
| Bu şeyin Nainsanları nasıl bulduğunu ve niye öldürdüğünü öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | لابد أن نعلم كيف يجد هذا الشئ اللا بشر -ولماذا يقتلهم؟ |
| Şu koca çirkin şey. Nainsanları öldürmek isteyen. | Open Subtitles | نعم، شئ كبير قبيح يقتل اللا بشر |
| - Elimizde olabilecek Nainsanları ortaya çıkarıp kayıt altına almak karşılığında mı? | Open Subtitles | في المقابل سنكشف و نسجل كل لابشري معنا؟ |
| Başkan, karartma bölgelerine asker göndermek istiyor neye mâl olursa olsun Nainsanları durduracaklar. | Open Subtitles | الرئيس يريد إرسال القوات الخاصة إلى المناطق التي قطعت عنها الكهرباء للقضاء على اللابشريين بأي وسيلة ممكنة |
| Nainsanları ve onları başımızı getiren şeyi yok etmek istediğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أنك تريد تدمير الغير بشريين و الشيء الذي جلبهم علينا |