| Ama benim gibi, komik ve zeki kızlar, ne kadar şanslı olduklarını bilirler. | Open Subtitles | مضحك و ذكي الفتيات مثلي لا يعرفون كم هم محظوظين |
| Sonra da şunu sorarsın yaşadıkları için ne kadar şanslı olduklarını biliyorlar mı? | Open Subtitles | ثم تسالهم ان كانو يعرفون كم هم محظوظين ليكونوا هناك. |
| Sana sahip oldukları için ne kadar şanslı olduklarını bilen insanlar için çalışacaksın. | Open Subtitles | تعمل مع الناس الذين تعرفهم كم هم محظوظين بأن تكون معهم. |
| Mediciler bilgedir. İçlerinden olduğun için ne kadar şanslı olduklarını anlayacaklardır. | Open Subtitles | آل (ماديتشي) عقلاء، سيدركون مدى حظهم بوجودكِ بينهم |
| Ve onlara ne kadar şanslı olduklarını gösterirdik! | Open Subtitles | ولنظهر لهم مدى حظهم بنا! |
| Omuzları üzerinden bakmak zorunda olmadıkları için, ne kadar şanslı olduklarını anlamıyorlardı. | Open Subtitles | أتعجب كم هم محظوظون لا ينظرون أبعد من أكتافهم |
| Onlara, özgür oldukları için ne kadar şanslı olduklarını. | Open Subtitles | وأن تخبروهم كم هم محظوظون لكونهم أحرار |
| Ama benim gibi, komik ve zeki kızlar, ne kadar şanslı olduklarını bilirler. | Open Subtitles | لكنّ الفتيات المضحكات، والذكيّات أمثالي، يعلمون كم هم محظوظين. |
| Ama benim gibi, komik ve zeki kızlar, ne kadar şanslı olduklarını bilirler. | Open Subtitles | يبدو مضحكا، وذكية. فتاة مثلي... وهم يعرفون كم هم محظوظين. |
| Şova başlamadan önce gelin ve damadımıza birbirlerini buldukları için ne kadar şanslı olduklarını söylemek istiyorum. | Open Subtitles | قبل أن نذهب مع العرض، أريد أن أقول للعروس والعريس... ... كم هم محظوظين قد وجدت بعضها البعض. |
| Kimi insanlar, aslında onların ne kadar şanslı olduklarını anlamıyorlar. | Open Subtitles | بعض الناس لا يدركون كم هم محظوظين |
| Kimi insanlar, aslında onların ne kadar şanslı olduklarını anlamıyorlar. | Open Subtitles | بعض الناس لا يدركون كم هم محظوظين |
| İnsanlar Bayan Cole'u seviyorlar. Beni tuttukları için ne kadar şanslı olduklarını bilmiyorlar. | Open Subtitles | أما أناسٌ مثل السيّدة (كول)، لا يعلمون كم هم محظوظون بإستئجاري. |