| Yalnızca birazcık ne zaman ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | "انها مجرد قليلا مما "لا يمكن التنبؤ به متى يحدث |
| - Ubba'nın ne yapacağı belli olmaz. Emirlerini tanrılardan alır. | Open Subtitles | (آبا) لا يمكن التنبؤ به إنه يأخذ أوامره من الآلهة |
| Virüsün ne yapacağı belli değil. | Open Subtitles | الفيروس لا يمكن التنبؤ به |
| - Yapımı zor değil. - Acemice ve ne yapacağı belli olmayan bir bomba, aslında. | Open Subtitles | ـ ليس من الصعب صنعه ـ خام لايمكن التنبؤ به |
| Son zamanlarda ne yapacağı belli olmuyor. | Open Subtitles | لقد مرت بالقليل... ما لايمكن التنبؤ به مؤخراً. |
| ne yapacağı belli olmayan biri ve çok tehlikeli! | Open Subtitles | لا يمكن التنبؤ به و خطير جداً |
| Bilmek mümkün değil. Sonuçta adamın ne yapacağı belli değil Toby'i bırakma niyeti olmayabilir ki bu da onu bulmayı daha önemli yapar. | Open Subtitles | لا يمكننا الجزم ، حاصل الأمر لا يمكن التنبؤ به قد لا تكون لديه أي نية ليطلق سراح (توبي)، |
| - Jacobs'un ne yapacağı belli olmuyordu. | Open Subtitles | -جاكوب كان لا يمكن التنبؤ به |
| ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | لايمكن التنبؤ بما يفعله |
| Fahişelerin ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | . لايمكن التنبؤ بالعاهرات... |
| ve Santana'nın ise ne yapacağı belli olmuyor. | Open Subtitles | .وكانت(سانتانا)صبية لايمكن التنبؤ بها |