| Haydi komutan, bu benim işim, insanları tokatlamaktan nefret ederim. | Open Subtitles | بربك، ايها القائد، انها وظيفتي انا اكره ان اضرب الناس |
| Şiddetten nefret ederim, ama kuş tüyleriyle kendimi okşamaktan hoşIanırım tercihen siyah olanlarla. | Open Subtitles | نعم، انا اكره العنف ولكني احب مداعبة نفسي بريش الطيور وافضل اللون الأسود |
| - Ne oldu? - Götür onu! Farelerden nefret ederim. | Open Subtitles | يمكنني ان اشعر به , انا اكره الفئران ابعده عني |
| Yanlış bir hareket yapma. Şiddet kullanmak zorunda kalmaktan nefret ederim. | Open Subtitles | لا تقم بأى حركات مفاجئة أكره أن أفعل أى شيء أحمق |
| İyi halleri bu ise, kötüsünü görmekten nefret ederim. | Open Subtitles | لوأولئك أفضل سلوكِ، أنا أَكْرهُ لرُؤية الأسوأ |
| Beni koşturabilen tek insan sensin. Çünkü koşmaktan nefret ederim. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي أجبرتني على تناول الطعام الصيني وأنا أكرهه |
| Sahip olduklarıyla yetinmeyip daha fazlasını arzulayan kadınlardan nefret ederim. | Open Subtitles | انا اكره النساء اللواتي لا يمتلكن فكره عن مكانتهن ومايرغبن |
| İnsanlarla içli dışlı olmaktan gerçekten nefret ederim ama senin yüzünü hatırlayacağım, ölene dek sana hep minnet duyacağım. | Open Subtitles | اكره بشدة هذا النوع من العلاقات مع الناس سأتذكر وجهك دائما ايتها التلميذة وسأبقى شاكراً لك الى حين مماتي |
| Size daha önce söyleyecektim ama ayıkken yüzleşmeden nefret ederim. | Open Subtitles | كنت سأخبركم يارفاق منقبل، لكن اكره المواجهات عندما أكون بوعي. |
| Dedikoduların kaynağı olmaktan nefret ederim Noah... ama yukarıda konuşulanlar bunlar. | Open Subtitles | اكره بأن اكون مصدر الإشاعات, نوح ولكن تلك الكلمة على التل |
| Kahvaltıda salata yiyen adam söylüyor. - Şampanyadan nefret ederim. | Open Subtitles | كلام الرجل اللذي يأكل سلطة في وجبة الافطار اكره الشمبانيا |
| Onu kızdırmıyordum. Sadece bu ortamdan nefret ederim. | Open Subtitles | لم اكن أضايقه و لكنى اكره هذه الاجواء المملة |
| Ve herkes bilir ki doğum günümde çalışmaktan nefret ederim! | Open Subtitles | و الجميع يعلم إنني أكره أن أعمل في عيد ميلادي |
| Bak, ben para istemekten nefret ederim ama cüzdanımı yanlış yere koymuşum galiba. | Open Subtitles | اسمع، أنا.. أكره أن آخذ نقوداً من أحد، لكن يبدو أنني أوقعت محفظتي. |
| Bilirsin iki parçalı sorulardan nefret ederim,Slip. | Open Subtitles | آه، تَعْرفُ بأنّني أَكْرهُ تلك الأسئلةِ ذات الجزئِينِ، |
| Hayır, ben, ondan nefret ederim.. Sadece çabuk bitirmek istedim. | Open Subtitles | لا ، أني أكرهه لذلك أسرع بأكله كي أتخلص منه |
| O yerde, bense üzerinde duruyorum ve silah şu an benim ellerimde, ben silahlardan, onları tutmaktan nefret ederim, çünkü ben Batman'im. | TED | وهو على الأرض وأنا واقف فوقه وأصبح المسدس في يدي الآن أنا لا أحب المسدسات، وأكره حملها لأنني بات مان. |
| Fakat kesin olarak belirtmem gerekir ki, A-rap lardan nefret ederim. | Open Subtitles | ولكن بصورة غير رسمية علي ان اقول اني اكرة ال عرب. |
| Seni bir kerecik olacak, hayatının olayından alıkoymaktan nefret ederim. | Open Subtitles | أكرهُ أن تقومي بتضييع الموعد الوحيد في حياتك صحيح ؟ |
| Başka çarem kalmazsa içerim tabii ama sonrasında kendimden nefret ederim. | Open Subtitles | أقصد , سأشرب إن كان الملاذ الأخير لكن سأكره نفسي لذلك |
| Bana öyle bakma! İnsanların bana öyle bakmasından nefret ederim. | Open Subtitles | لا تنظرى إلى هكذا أكره عندما ينظر الناس إلى هكذا |
| Palyaçolardan nefret ettiğimi bilir. Onlardan nefret ederim. | Open Subtitles | فهو يعرف انى أكرة المهرجين يا ربى أكرههم |
| Aslında şiddetten nefret ederim ama bunu kaçırmak yazık olurdu. | Open Subtitles | في العادة أنا أمقت العنف, لكن هذا لا يجب تفويته. |
| Bana hizmet için adanacak bir yaşamı, heba etmekten nefret ederim... | Open Subtitles | فأنا أكره إهدار الحياة ، بينما أستطيع جعل الناس خدماً لي |
| Kahrolası Japonlardan nefret ederim! | Open Subtitles | أنا أحتقر هؤلاء اليابانيون الملاعين |
| ~Sevgilim fırtına koparmadan gelemez... ~...ve ben bundan nefret ederim. | Open Subtitles | حبيبي الجميل لا يأتي إلا مع العواصف وأنا أكره ذلك |