Netflix'in akıllı algoritmalarını yaparken çok değişik bakış açılarından yararlandın. | TED | لقد قمت بإتخاذ الكتير من الواقف المُفاجئة تجاه بناء حلول حسابية ذكية في نيتفليكس. |
Bence Netflix'in bu kadar başarılı olmasının sebebi, veriyi ve beyni süreçte olması gerektiği yerde kullanmaları. | TED | وهذا ما يجعلني أعتقد أن نيتفليكس كانت ناجحة جداً، لأنهم استخدموا البيانات مع الأدمغة في المكان المناسب من العملية. |
Toplantıdaki diğer adamın, Netflix'in CEO'su Reed Hastings olduğu ortaya çıktı. | TED | لكنّ الشخص الآخر في اللقاء، تبيّن أنه كان "ريد هاستينغز"، الرئيس التنفيذي لـ "نيتفليكس". |
Netflix'in CEO'su son günlerde ''en büyük rakiplerimiz Facebook, YouTube ve uyku'' dedi. | TED | قال المدير التنفيذي لـ(نيتفليكس) مؤخرًا، "أحد أكبر منافسينا هم (فيسبوك) و(يوتيوب) والنوم." |
Netflix'in nasıl kullanıldığını çözmeye çalışıp takılacağız. | Open Subtitles | سنحاول معرفة كيف يعمل (نيتفليكس) ونسترخي |
Bu arada, Netflix'in geldi. | Open Subtitles | بالمناسبةلقدوصلطرد "نيتفليكس" |