Ama bana yok! Her gün humus ve pita! Ve bazen de, haftada bir, azıcık nohut köftesi! | Open Subtitles | لكن ليس أنا ، دائماً آكل حمص وطعمية وأحياناً مرة في الأسبوع القليل من الفلافل |
Onların bayatlamış nohut olduğuna eminim. | Open Subtitles | أنا متأكّد جدًا أنّ تلك مجرد حبيبات حمص قديمة |
"Oğlum için terlik ve nohut." | Open Subtitles | كتب بها مطلوب حمص و حذاء لابني |
ıspanaklar çok lezzetli görünüyor, nohutlarda öyle hiç kimse senin gibi nohut pişiremez | Open Subtitles | هذه السبانخ تبدو لذيذة ، ورائحة الحمص شهية لا أحد يحضر الحمص مثلك ، هذا يكفي |
Kim derdi ki su teresi, nohut taneleri ve ceviz birbirini bu kadar güzel tamamlar. | Open Subtitles | من كان يعرف أن هذا الجرجير وحبات الحمص وحبات الجوز يمكنهم أن يعطونا هذا المذاق |
Terry, kızgın olduğunu biliyorum ama fasulye trenine atlamak zorunda değildin. nohut! | Open Subtitles | ولكن لا تقفز إلى قطار الفاصولياء بازلاء! |
- Tamam. "Humus" kelimesi Arapça'da "nohut" anlamına gelir, bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | كلمة حمص تعنى (تشيكبى)فى العربيه هل تعلم ذلك ؟ |
nohut ya da çeri domatesi tercih ederdim. | Open Subtitles | كنت لأفضل حبة حمص او حبة طماطم صغيرة |
Kararsız kalmadan nohut markası bulmak. | Open Subtitles | العثور على منتج حمص خالي من الصراعات |
Humus Arapça'da "nohut" anlamına geliyormuş ya. | Open Subtitles | حمص ... تعنى تشيكبى فى العربيه ؟ |
Sogan nohut yedim. | Open Subtitles | البصل حمص |
- nohut. | Open Subtitles | حمص |
nohut tanelerinde bir patlayıcı yaptım. | Open Subtitles | وصنعت مواد متفجرة من حبوب الحمص. |
Yerine 5 ton nohut var. | Open Subtitles | بدلا من ذلك لدينا 5 اطنان من الحمص |
Tamam, bak: bu gece, kabak, patates, nohut, tavuk, kemik ilikli güveç yapacağım ve senin gelmeni çok isterim. | Open Subtitles | انظر انا الليله اطبخ الحساء... مع الكماليات الكوسه و البطاطس و الحمص و نخاع عظام الدجاج و انا احب ان تاتي |
nohut, tahin, közlenmiş kırmızı biber Kendi humuslarını yapıyorlar. | Open Subtitles | الحمص, الطحين, الفلفل الحلو المدخن... . إنهم يصنعون حمصهم الخاص |
Fasulye, nohut, patlıcan, baba ghanoush, turşu, güveç, bamya, mercimek, çorba, pilav, makarna, dolmalar, kabak, patates, | Open Subtitles | فاصولياء ، الحمص ، الباذنجان ، بابا غنوج ، المخللات البامية ، العدس ، الحساء ، الأرز ، الباستا الخضار المحشية ، الكوسة ، البطاطا |
Sütle karıştıracam 5 kaşık mısır unu ve nohut '200 gram zemberek otu... ve hepsini karıştır hergün iç buna yemek bile denmez bak bunu defalarca konuştuk bende sana ısrarla söylüyorum ben güreşçi olmayacağım... olmayacağım... olmayacağım... | Open Subtitles | سطل لبن ، 5 كيلو من الحمص ، 200 رغيف من طحين الذرة ودورق من الزبد لا أعرف حتى كيف كان يأكل هذا! لقد أخبرتني بهذا مرات عديدة لدرجة أنه يمكنني أن أسمعه لك غيباً! |
İşte geliyoruz nohut. | Open Subtitles | ها قد أتينا يا بازلاء. |
nohut mu acaba? | Open Subtitles | -ربما تكون هذه بازلاء |