| Evet, ama beni tekrar o deliğe sokarsa, yine çıkarım. | Open Subtitles | أجل ولكن إذا وضعتني في تلك الحفرة سأتمكن من الهروب |
| Hepimizin buzdaki o deliğe düştüğüne inanamıyorum! | Open Subtitles | لا أصدق بأننا كلنا سقطنا خلال تلك الحفرة في الثلج |
| İçinden mercanları çıkardığınız o deliğe bakıp da... | Open Subtitles | ونظرت الى تلك الحفرة وكنت تنقب عن المرجان |
| Beni o deliğe sokmak için kandırdın. | Open Subtitles | لقد خدعتني لكي تتمكن من حجزي في تلك الحفرة. |
| Kuzenimin kafasını o deliğe sokup... | Open Subtitles | كان يأخذ رأس ابنة عمتي و يضعه في الفتحة ومن ثم |
| ...aşağı inip, bunca zamandır sakladığın o deliğe geri dönebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك ان تسحب مؤخرتك من هنا و تعود للحفرة التي كنت تختبأ فيها |
| Bunca zamandır o deliğe gitmeye çok korktum. | Open Subtitles | لوقتِ طويل، كنت خائفة من النزول إلى تلك الحفرة |
| Vince, Dave'in bacağının mağaradaki o deliğe düştüğünde yaralandığını söyledi. | Open Subtitles | فينس قال ان دايف حصل على الجرح في ساقه عندما سقط في تلك الحفرة بالكهف |
| Beni dövebilirsiniz, ...beni tekrar o deliğe atabilirsiniz, ne isterseniz yapabilirsiniz. | Open Subtitles | ... سيد جلين ، تستطيع ضربى تستطيع وضعى فى تلك الحفرة ... ... مهما فعلت |
| Çıktığı o deliğe geri yollamak istiyorum. | Open Subtitles | و إعادتها إلى تلك الحفرة التي خرجت منها |
| o deliğe girdi kesin. | Open Subtitles | إنه في تلك الحفرة بشكل مؤكد |
| Sen ve ben, Khaled'i o deliğe sokacağız. | Open Subtitles | أنا وأنت... سنضع (خالد) في تلك الحفرة. |
| Tanrım. İşte. Şimdi o deliğe atman gerekiyor. | Open Subtitles | يا إلهي يجب أن تسدديها في الفتحة الآن |
| Yaptığını, o güç alanı bu tesisten çıkamayacak kadar geniş olduğunda hatta o deliğe sığmayacak kadar genişlediğinde anlarsın. | Open Subtitles | أنتِ تدركين أنه عندما يصبح الحقل كبير جداً كي يخرج من هذه المؤسسة سيكون أيضاً لا يتسع للحفرة |