| Bir keresinde tel kapımızı tırmaladığını duydum... ama Atticus oraya vardığında o gitmişti. | Open Subtitles | ذات مرة سمعتة ينقر على باب بيتنا لكنة إختفى عندما وصل "اتيكاس" إلى هناك |
| Bir keresinde tel kapımızı tırmaladığını duydum... ama Atticus oraya vardığında o gitmişti. | Open Subtitles | ذات مرة سمعتة ينقر على باب بيتنا لكنة إختفى عندما وصل "اتيكاس" إلى هناك |
| Hayır, ama ara verdikten sonra geldiğimde, o gitmişti ve dosya burada duruyordu. | Open Subtitles | لا ولكن عندما عدت من استراحتي كان قد ذهب والملف لا يزال هنا |
| Diğer sabah kahvaltıda, o gitmişti. Karısına geri döndüğünü düşündüm. | Open Subtitles | وفي صباح اليوم التالي ، كان قد ذهب فإفترضتُ أنّه عاد إلى زوجته |
| Ben çantaları bırakıp geldiğimde cam kırılmış ve o gitmişti! | Open Subtitles | مسافة الوقت الذي أدخلت فيه الأكياس وعدت للأسفل وجدت النافذة مهشمة، وهو كان اختفى |
| Bir gece ona hikayemi anlattım... ve bir sonraki sabah uyandığımda, o gitmişti. | Open Subtitles | في ليلة اخبرته ان قصتي... وفي الصباح التالي كان اختفى. |
| Terasa vardığım sırada o gitmişti. | Open Subtitles | حالما وصلت لشرفة النافذة كان قد ذهب |